Sekiz Bıyık (Monolog) Şiiri - Veli Bilici

Veli Bilici
178

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Sekiz Bıyık (Monolog)

SEKİZ BIYIK
(Monolog)

Veli BİLİCİ(*)

(Perde açıldığında; 12-12 Yaşlarında bir erkek çocuğu bir elinde olta sopası ve diğer elinde su kovası ile yavaş yavaş sahnenin önüne-seyircilere doğru ilerler ve etrafına baka baka konuşur)

Ee... ne bakıp duruyorsunuz bana öyle? ... Ne var yani,elimizde olta ile karşınıza çıktıksa ayıp mı ettik yoksa? (Birkaç adım atar,sağa sola boş gözlerle bakınır)

Ah, af edersiniz efendim.Annemle biraz çekiştik diye az kalsın acısını sizden çıkartacaktım.(Yine etrafına boş gözlerle bakınır) .Söylediklerimden bir şey anlamadınız sanırım.Biliyorum biliyorum bir şey anlamadınız siz.En iyisi ben size olayı baştan,siz de bir güzel dinleyin efendim. Siz zaten bana hak verirsiniz ama olsun ben size olayı anlatayım efendim.(Elindeki olta sopasını göstererek) Giden Pazar günü komşumuzun oğlu Mehmet’le balık tutmak için Seyhan Nehri kenarına gitmeye karar vermiştik.Böyle birer olta hazırladık,biraz da yanımıza yiyecek bir şeyler hazırladık,tabi tutacağımız balıklar için de yiyecek birşeyler hazırladık,solucan-molucan efendim.Tam yola çıkacaktık ki ne olsa beğenirsiniz? (Annesinin sesini taklit ederek) Oğlum,oğlum Dursun. Çocuğum nereye gidiyorsun? (Biraz sinirli) Balık senin neyine,nehire düşersin,daha sen balık tutmasını da bilmiyorsun...vesaire, vesaire... Eyvah! Yine annem...Bizim balık tutma işi yattı dedim Mehmet’e...(Biraz gezinir) Mehmet anneme gözükmeden evlerinin yolunu tuttu,ben de annemin yanına döndüm.

Annem aldı beni yanına başladı nasihata...Biraz gezinir,derin bir nefes alır) Hele bana “oğlum sen daha küçüksün,hem balık tutmasını da bilmiyorsun,balık senin neyine”demesi, öyle zoruma gitti ki, sormayın gitsin...(Seyircilere dönerek) Söyleyin Allah aşkına ben şimdi beşinci sınıftayım,seneye altıncı sınıfa gideceğim,üç sene sonra da liseye gideceğim.Ben küçük müyüm? ..Ya “balık tutmasını bilmiyorsun” demesine ne dersiniz? Herkes bu işin okuluna mı gidip de öğreniyor? Yoksa balık tutma kursuna mı gidiyorlar? Allah aşkına söyleyin, balık tutma kursu açtılar da biz mi gitmedik? (Ümitsizce dolaşır) Zaten balık tutmanın okulu-kursu olsa annem beni oraya da göndermez ya beni...

Şimdi de annem komşu Fadime teyzeye gitti.Ben de hazır annem evde yokken (kovayı göstererek) işte şu kovaya biraz su koydum.Evin yanından geçen DSİ kanalından da iki tane sekiz bıyık balık tutup attım kovaya.Oltamı da attım kovaya işte buracıkta huzurlarınızda balık tutmayı öğrenmeye karar verdim,efendim.(Oltayı kovanın içine sarkıtır)

Eğer iyice öğrenirsem,annemi de çağıracağım buraya, bak anneciğim ben artık balık tutmasını öğrendim diyeceğim. Annem gözleriyle görürse sanırım her Pazar balığa gitmeme izin verir şüphesiz...Belki de okulda balık tutma kursu açıp arkadaşlarıma balık tutmayı öğretebilirim.(Heyecanlanır) Bakın efendim,bakın.Oltamın mantarı batıp batıp çıkıyor.Herhalde balık takıldı oltama.Bari sekiz bıyık olmasaydı.(Der ve oltayı çeker,önceden oltaya takılmış olan balığı havaya kaldırır,eline alıp bakar) Eyvah! Bu da sekiz bıyık balık,bari annem duymasa (der ve balık havada oltanın ucunda sallanırken perde kapanır) .

Veli BİLİCİ-1986/Doğankent-Adana

Veli Bilici
Kayıt Tarihi : 24.11.2008 17:28:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Veli Bilici