Yıl, dokuz yüz onbeş ve mevsim bahar,
Çiğnemiş yurdumu, o şaşkın Ruslar.
Bir Bitlis ayakta, özde iman var,
... Susmak alçaklık, gayret sancaktır,
... Bitlisli yiğittir, korkan alçaktır!
İhanet görmüştük Ermenilerden,
Geri dönen yoktu, giden erlerden.
Beklenen ses geldi, taş kalesinden;
... “Yürü be yiğidim, iman sancaktır! ”
... Bu kutsal savaştan, dönen alçaktır!
Yürüdük el ele, ana, kız, gardaş,
Ordumuz bizimle olmuştu yoldaş.
Vardık Muş İli’ne, eyledik savaş,
... Kitap rehberimiz, inanç sancaktır,
... Bu mübarek yoldan, dönen alçaktır!
Kan döktük şan ile bu topraklara,
Mezar oldu Bitlis, tüm alçaklara.
Aldırmadık mavzerlere, toplara,
... Elde Kur’an, Bayrağımız sancaktır,
... Namus savaşından, dönen alçaktır!
Gün, Sekiz Ağustos... Bitlis’te kan var,
Yiyorlar kurşunu, hain alçaklar!
Ve kanla yazıldı bizim destanlar,
... Kurtuluş amaçtır, şeref sancaktır,
... Bu mübarek yoldan, dönen alçaktır!
Yeminim var, oğlum kızım üstüne,
Çilesi, belâsı, gözüm üstüne.
Mermerden yazılmış, sözüm üstüne,
... Uğrundayım Bitlis, sözüm sancaktır,
... Seni dar gününde, satan alçaktır! ...
Kayıt Tarihi : 8.8.2010 23:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!