Demokrasi diye kendini yırtanlar
Adalet deyip bas bas bağıranlar
Hak hukuk deyip kendine yontanlar
Nerede sizin vicdanınız canavarlarmı yedi
Yalan sözlerle doğruluk satanlar
Atıp tutup kendini kandıranlar
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Benim ve bizim gibi düşünenler adına yazılan çok güzel bir şiir olmuş..Düşünmeyenlerede çok güzel bir soru olmuş...Tokat atarcasına yazılan dizelerle bezenmiş..Umarım bu tokatı yiyenlerin yüzlerinde kızararak iz kalmıştır..Köşeye sıkışanların sığındıkları kişiye saygım var...Ama boş ve gereksiz düşünenler o kişiye Yani ATAMIZA saygısızlık ettiklerinin farkında bile değiller..Aslında çok şeyler yazılması gerekn bir şirr...Yüreğinize sağlık gönül dostu...İyiki varsınız..Sevgi ve saygılarımlaaaa..
yine yazmışsın. çok güzel mesajlar veren bir şiir, kutluyorum. selamlar.....
Tebrik ediyorum haklı düşüncelerinizi ve güzel çalışmanızı, tam puanımla da kutluyorum.
SAMİMİYETİNİZLE BAĞDAŞAN DEMOKRASİYE OLAN İNANCINIZI KUTLUYORUM ELİNE SAĞLIK ÜSTADIM SAYGILARIMLA
yüreğinize sağlık.kaleminizi kutluyorum.sevgiyle....
şiir anlatımı akışı ve konusu
vede işlenişi nakış nakış
insanın yüreğini dokuyor kutlarım
şiir hayatınız da ve yaşamınız da
daima başarılı günler sizinle olsun
HER SATIRININ ALTINA İMZAMI ATABİLECEĞİM
MESAJ VEREN,DERS ALINMASI GEREKEN BİR ŞİİR
DUYARLI YÜREĞİNİZE KALEMİNİZE SAĞLIK SEVGİ HANIM
BUNA BENZER PEK ÇOK HİCİV ŞİİRİ SAYFAMDA VAR
BEKLERİM
İŞTE ONLARDAN BİRİ
UMARIM ŞİİRİNE RENK KATAR
Hayır diyen hayırsıza
Medyadaki arsızlara
Devlet soyan hırsızlara
Millet verdi derslerini
Halkı hakir görenlere
Fosilleşmiş beyinlere
Darbeleri sevenlere
Millet verdi derslerini
Hakka karşı koyanlara
Şerden medet umanlara
Doğruya göz yumanlara
Millet verdi derslerini
Meclis boykot edenlere
Mahkemeye gidenlere
Müslüman’ı yerenlere
Millet verdi derslerini
Baş örtenden ürkenlere
Halkla dalga geçenlere
Yargıdaki seçkinlere
Millet verdi derslerini
İrticayla yatanlara
Laiklikle kalkanlara
Özgürlükten korkanlara
Millet verdi derslerini
ŞAHİN ERTÜRK
UNUTMADAN ŞİİRİNE HELALİNDEN
+10 PUAN VERDİM BİLE
ALLAHA EMANET OLUNUZ
Sevgi Hanım, Merhabalar...
Şiirinizi baştan aşağı birkaç kez okudum... Sonrada 'alttaki' dipnotu... Samimi olduğunuzu sanıyor, inanıyorum.. Ama itirazım da var az.. Nedir o?
'Şekilcilik' konusunda tamamen katılıyorum size ama asıl şekilciliği sanıyorum 'türban' formatında 'başörtüsünden beslenen' iktidar tetikliyor, istiyor, uyguluyor... Çözmüyor, çözer gibi durup sürüncemede bırakıyor 'yapay' sorunu...
Hatırlayınız... Bu hükümet dönemine ve 'Erbakanlı siyaset' dönemine kadar 'başörtüsü' sorunu olmamıştı! Hem kadınlarımız açısındam, hemde okullarında eğitim gören kızlarımız açısından... Sorun, ne zamanki 'türban' diye belli bir şekle-modaya, formata sokuldu, işte o zaman başladı! Merve Kavakçı olayını lütfen hatırlayın...
Önceleri 'başörtüsü' takanlar için bir 'hoşgörü' ortamı vardı.. Zira başörtüsü geleneğimizde vardı! Hiçbir kadınımız-kızımız hiçbir kamu kurumundan başını örttü diye dışlanmamıştır, hizmet alımında sıkıntı yaşamamıştır... Öyleyse sorunu bu noktada çözmek gerekirdi... Oysa 'başörtüsünü' sorun yapıp, belli bir 'kalıba sokanlar', kadınlarımızı 'gruplaştırıp, ayırıp, belli bir siyasi çizgi içinde onlardan yararlanmayı tercih etmişler, 'OY DEPOSU- SİYASİ MALZEME' gözüyle bakmışlardır!
En somut örnek bu hükümet döneminde yaşanmıştır ama 'ÜZERİ HIZLA' örtülmüştür! Biliyor olmalısınız.. 2007 seçimlerinden hemen sonra MHP hükümete 'açık destek' vereceğini, sorunu kökünden çözmeye katkı sağlayacağını beyan etmiş, iki parti arasında 'temaslara' başlanmıştı... Hükümet öyle bir yerde hazırlanan yasa tasarısına 'taş' koydu ki, vatandaşımız dahi anlamadı, daha doğrusu anlamaması için herşey yapıldı! Kanun tasarısı 'şeklen' eksik çıkarılarak, 'YÖK Kanunu' 17. maddesi gereğince 'başörtüsünün biçim ve şekil yönünden' tanımını eksik bıraktı, boşluk yarattı! Buda Anayasa Mahkemesinin 'İPTAL GEREKÇESİ' oldu! Aylar süren tartışmalar, yapılan mesailer göz göre göre heba oldu gitti!
Ve ben naçizane soruyorum... Dinimiz başörtüsünün, örtünmenin bir 'şeklini, çizimini' veriyor mu, vermiyor mu? Yani bir 'forma şeklinde' önerme var mıdır? Daha açıkçası mantığı var mıdır? Mesela.. Ekvator kuşağında, sıcak iklim bölgelerinde yaşayan bir müslüman ile, 'kutuplarda, kutup bölgesinde' yaşayan bir müslüman aynı kıyafetleri giyebilir mi?
Bana 'kutuplarda Müslüman yok ki' demeyin sakın.. Biliyoruz ki İslamiyet Cihanşumül bir dindir ve bütün insanlık alemi içindir...
Buradan hareketle, 'şekilci bir anlayışı' dayatanları iyi teşhis etmek gerekmektedir... Kanım budur...
Şiirinizi ve sizi tebrik ederim...
GÜNÜMÜZDE MAALESEF ŞEKİLCİLER ÇOĞALDI HEMDE ÇOK VAR ONLARDAN, ANLATIM HOŞTU, KUTLARIM EFENDİM.
Bu şiir ile ilgili 9 tane yorum bulunmakta