Yiyin bu toprakları, yiyin bu halkı
Yiyin vatanı, inkar edercesine Hakkı
Evleriniz altı katlı, tahtı altın varaklı
Kaçtığım yer Azkaban, ekipmanım tastamam
Farkım yok bir hastadan, ölüme ihtiras falan
Umutlarım tükenmişti yüreğimde az kalan
Ben başımı senin narin omuzlarına yaslamam
Ben daha bu satırları defterime yazmadan
Kadınları sokaklara çıkarmayan adamlar
Uygarlıktan değil yalnız savaşmaktan anlar
İlkeleri bir zamanlar uydurulmuş yalanlar
Tarihi kanla yazanlar benim atam değildir
Beni yatağına al
Yanında mutluyum, en yakınında
En sıcak tramvay geçerken en büyük dağdan
İçine yağan karların etrafında dans et
Beni yatağına al
Öleceğim güne dek yanımda kal
Dışım canlı, diri biri, içimse ölü bir ruh gibi
Bu yüzden bağırıyor bilinçaltımın muhbiri
Yaptığım ilaç kokteyli veya hap kumpiri
Ben ölsem de dünyada kalan her ruh diri
Bu gece Bu gece Kızıldeniz'i ikiye yaracağım
Kollarımla senin ince belini saracağım
Orada bekle beni güzel elbiselerinle
Geç olmadan vakit, senin yanına varacağım
Bu gece bizim gecemiz, daha ne bekliyorsun
Karşımda bir ceylan gibi beklemiştin kasten
Yanındayken bir aslan olduğumu varsaydım
İkimiz de yolculuğun başındaydık zaten
Vakit varken kollarımla belini sarsaydım
Seni yanıma çağırdım, bitsin diye matem
Sen hiç dönülmeyen bir yola girdin mi
Uyku hapı için kuruş biriktirdin mi
Cevabın hayırsa eğer sakın verme vaat
İntiharın fikri gelir aklıma her saat
Hayatımda her şey vasat, yok ki bir kıymetim
Ah benim Esrarengiz kızım
Geçmek bilmedi sensiz sızım
Yüreğimde soldu her bir kısım
Halime acımaz densiz hısım
Her gece içmekten bitti hap
Safsatadan sıkıldım ve tonla küfür saydım amma
Sapıkmışım gibi baktılar, sanki benim sabıkam var
Sağduyumuz kurtulmamızı sağlamazsa sancılardan
Sağ çıkamaz sabrımıza saygısızca saldıranlar
Sonbaharda korku saldı şehri, ölümü sanrı sanma
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!