Şehla Kıyameti Şiiri - Sinan Yazıcı

Sinan Yazıcı
180

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Şehla Kıyameti

Bir ŞEHLA bakışla yakılmış umutlarım
Dipsiz yarlara sürüklüyor beni komutlarım
Ezelden kahır yazılmış varlığıma
ŞEHLA kıyameti kopuyor yalnız anlarıma

ŞEHLA vuslatım olsa, erisem nazarında
Kalmasam maruz, yürek yakan intizarına
Bekliyorum doğmasını ŞEHLA güneşinin
Ve bitmesini sevda çilesinin

ŞEHLA yangın kavuruyor yüreğimi
Nazargahım olsa nazargahın
Ve ayrımlamamacasına kilitlesek gözlerimizi
Yüreğim yüreğin olsa, ŞEHLA nazar varlığım

ŞEHLA kıyameti emsaldir Tufanı Nuh’a
Dayanılmaz ızdıraptır sevdalı ruha
Bir suikasttır bütün efsunlu nezaret
ŞEHLA kıyameti naçar bir nihayet

ŞEHLA nazarı ezelden gelen ecel
Görünmez, bilinmez, aşılmaz bir engel
ŞEHLA nazar yüreğe saplanmış ok
Bu nazarın yarasına merhem yok

ŞEHLA yangın sarmış alevden gözlerini
İntizar esir almış tüm sözlerini
İhanete yar olup bağlamış dizlerini
Varışsız bir yolmuş ŞEHLA gözlerin

Revan olup yolunda sürüyor adımlarım
Kervan olmuş peşinde koşuyor ayaklarım
Dilsiz, kelamsız kalmış haykırdığım sevdalarım
ŞEHLA kıyametinde tarumar olmuş sevda kervanım

Efkar hükmünü vurmuş akrebe dayanan zamanda
Sevda sazı kırılmış mızrabın acımasızlığında
Kırık bir ezgi gibi iniltiler geliyor yokluğunda
ŞEHLA hasreti cehennem azabı yalan dünyada

Göklerde güneş olmaz ŞEHLA olmayınca
Yıldızlar parlamaz ŞEHLA bakmayınca
Sular bile çağlamaz ŞEHLA akmayınca
Bu divane yaşayamaz ŞEHLA’ya kavuşmayınca

Kader katibi ŞEHLA sürekli ecir yazar
ŞEHLA yüreğime ongun, varlığımda yaşar
Çilenin adıdır ŞEHLA, günaha günah katar
Dönüşsüz yolların Kerbelasıdır ŞEHLA

Kalırken ayaklar sebepsiz gerilerde
Çileli hüznün adımları atılır sonsuz yollarda
Mezalimin emsalidir nazar-ı ŞEHLA
Cennetin diğer adıdır Diyar-ı ŞEHLA

Esfele mekandır maruzuna ŞEHLA’ nın
ŞEHLA mecnunudur çöllerde Leyla’nın
Uçsuz bucaksız bereketidir ulu vatanın
Ve rehberidir karanlıkta bahtsız yolcuların

Bin cihanda hükmü var nazarının
Aydınlığıdır ŞEHLA karanlık gecelerin
Sitareler kıskanır nur saçan ışığını senin
Nura nur, yüreğe mühürdür nazarın

Katli vacip, ferman gibi asılmış boynuma
Sensiz anıma Azrailler dizilir kapıma
Değil sensiz çağlar, lahzasına isyanım var
ŞEHLA, bütün ömrüme vatan yaptığım diyar

Kutsal bir dava gibi yoluna baş koymuşum
Her gelen ızdırabı göğsüme doldurmuşum
Sensizlik çilesinde namluya kurşun sürmüşüm
ŞEHLA nazarında vurulmuş düşmüşüm

ŞEHLA cihanın umut gemisidir tufanda
Karşılıksız sevdadır sonsuz aşklarda
Yangın kıvılcımıdır ateşli bakışlarda
ŞEHLA nafile vaveyladır dipsiz yarlarda

Serden şere yöneliştir ŞEHLA
Zebana hatemdir kilit misali ŞEHLA
Noksan duyguların batağında çırpınıştır ŞEHLA
Çaresizlik girdabına korkusuz dalıştır ŞEHLA

ŞEHLA gönül ikliminin en kurak yazı
ŞEHLA sevda kereminin susmayan avazı
ŞEHLA ayrılıkta tarifi olmayan sancı
ŞEHLA ihtiras içinde şaklayan kamçı


ŞEHLA kelam deryasının tarifsiz gözleri
ŞEHLA yürek feryadının acımasız halleri
ŞEHLA denizin mehtabına sevdası
ŞEHLA tarifsizliğin tarifi

ŞEHLA yazılmış benim kaderim
ŞEHLA’ ya tutulmuş vurgun yüreğim
ŞEHLA benim ezelim ve ebedim
ŞEHLA sevdasız cihanda benim ecelim

Sinan Yazıcı
Kayıt Tarihi : 2.7.2014 18:59:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Sinan Yazıcı