Mezar Taşı Yazıları…
Dünümüzden bugünümüze
Günümüzden az sonrasına
Hatta bir nefeslik ilerimize götürür bizi…
Keskin ve kati bir yürektir ağıtlara dökülen
Sessiz fakat manalı…
Hele bazıları var ki; tanışık olursunuz bir çırpıda toprağın altınla yatanla.
Kendinizi…bir yakınınızı…komşunuzu veya çocuğunu bulursunuz
İşte bu taş yazılarında….
Tank kıdemli Binbaşı Hakkı Tansel AKAY
Bin dokuz yüz altmış dört/iki bin dört
Ve mezar tahtasında:
“Yar beni bildim bileli
Bir tek sana aşık,sana deli
Seninle açtım bu gözleri
Seninle kaparım ancak
___________Eşin Yasemin”yazısı
___________Pakize ananın aslan yavrusu
___________Özel timin yiğit Bozkurt balası:
“Yaşın yirmi birdi civansın oğlum
Al kanın yakılmış kınandır oğlum
Nişanlın Berrin’de yaslıdır oğlum!
Yiğitsin evladım pehlivan oğlum…
Bu bir matem değil; düğündür Ayhan
Düğünün mübarek vatan sağ olsun!
Sen şehitsin oğlum ruhun şad olsun! ”
________Bu da başka bir taş üstünde,yine yıldız ile ay
________Jandarma Komando kıdemli Üsteğmen: İsmail MORAY
“Vatan sevgisi imandandır”diyerek
Yine dağların yolunu tuttun.
Her zaman olduğu gibi en öndeydin.
Birden bir sessizlik oldu
……………………………..
Aman Allah’ım,yine kalleşlik yine pusu
Yirmi beş Marta da kaleşnikoflar konuştu
Bir yanda ermeni.
Diğer yanda ÜLKÜ diyarının İSMAİL’İ…
İl mermi sessizliği bozdu
Ve seni bir kaya korudu.
Besmeleyi çektiğinde
Son Cuma selasına kulak veriyordun
Ve son mermi,katil mermi!
Sen de Alparslan gibi çarpışıyorsun
Aynı ovada şehit oluyorsun…
Evet…evet mübarek bir anda şehit oluyorsun…
Allah rahmet eylesin
Uyu BOZKURT’um uyu
Yemin ettik biz
Vallahi kanın yerde kalmayacak moray…”
________Okudukça her taşı
________Sızlıyor tüm bedenim.
________Bu yüce şehitlere
________Hak’tan rahmet dilerim.
İşte yine bir taş ağıt kokusu
Okuyup da görelim
Piyade Kd. üsteğmen M. Sarper Alus’u;
“Gültepe’de can evinden vurdular
Yavrusu Berker’i yetim koydular.
Kanlar içinde al bayrağa sardılar
Karşısında saf saf selam durdular…
Şehit oldun başın yüce dağlardan
Sana binlerce dua gelir sağlardan
Burcu burcu kokun gelir bağlardan
Mehmet’im Mehmet’im canım Mehmet’im!
Yolu Allah yolu; bayrak yoluydu
Yüreği imanla sevgi doluydu
Sana uzanan Tanrı’nın koluydu
Mehmet’im Mehmet’im canım Mehmet’im!
Yaşanmaz dünyalar dar gelir bana
Ne haldir seni doğuran ana?
Az gelir şerefler rütbeler sana
Rahat uyu kal o cennet yurdunda
Mehmet’im can yavrum aslan Mehmet’im
_________________________Talihsiz baban: Bener ALUS'
_________Yolunuz düşerse bir gün buraya
_________Uğrayın ne olur bu gül diyarına.
_________Kucaklaşın vatan evlatlarıyla
_________Fatiha gönderin aziz ruhlara.
“Neler gördük neler bu güne kadar
daha gidilecek yerlerimiz var.
Bizi buralarda unutamazlar
Kalacak bir marş söyler gideriz.”
__Böyle sesleniyor işte bir şehit
__Dua ve şükranlar bizlere düşer
__Bedir’de eşleri, sahabe şahit
__Marşını söylemek bizlere düşer.
Dursun Elmas
Kayıt Tarihi : 31.8.2006 19:17:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
30 Ağustos 2006 Çarşamba günü Edirne kapı şehitliğinden.. Ve mezar taşlarından dökülen ağıtlardan..

onlar yerine vardı..
peygamber köşküne komşu durdular..
biz yanacaksak kendimize yanalım..
'bir insan nihayet kemikle ettir'
Aziz şehitlerimizin anısına yüreğinize sağlık...
TÜM YORUMLAR (17)