Aktütün'de söndü yine, onyedi ev Güneşi,
Yaktı kalbimi yaktı, şehitlerin ateşi,
Kan ağlıyor Mehmedimin ya anası, ya eşi,
Haddi değil teröristin, olsa da onbin kişi,
Kahpece kurşun sıkmak, sinsi düşmanın işi.
Bu cesareti, gücü nerelerden aldılar?
Nasılda güpegündüz Yurduma saldırdılar?
O ağır silahları dağlarda mı buldular?
Çiçeği burnundaki fidanları kırdılar,
Milletin yüreğine gam, keder doldurdular.
Ecdadımın üç kıtada, dururken ayak izi,
Bilmem neden bu ateş, yıllardır yakar bizi,
Hain rüzgar bozamaz, asla birliğimizi,
Hey beyler, hey paşalar, duyun da sesimizi,
Bu kara bulutlardan, kurtarın Ülkemizi.
Ekranlara çıkıpta, mazeret aramayın,
Kalıplaşmış laflarla, yeni baskı yapmayın,
Vurmasın, ağlatmasın terör kurşunu, mayın,
Kılıçları hemen çekin, kınlarından çıkarın,
Ayrılık tohumları, eken elleri kırın.
Ur gövdede durdukça, Ağustos'da kar yağar,
Mevsimler değişsede, gelmez beklenen bahar,
Dost diye bildiğimiz, müttefikler riyakar,
İçten, dıştan ihanete, çanak tutan alçak var,
Bu yarayı ancak, imanlı, cesur hekimler sarar.
Kayıt Tarihi : 8.10.2008 14:13:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Seleddin Aydın](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/10/08/sehitlerin-atesi.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!