Dünya askeri arasında tektir,
Düşman defterini dürendir şehit.
Yüreğinde sevda dilinde tekbir,
Hak bahçesinden gül derendir şehit..
Sefer var denilince hemen koşar,
Bayrağı elinde dağları aşar!
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Şehitlerimiz bu Vatan için şehit olmaslardı biz nasıl bu kadar rahat olabilir, namus ve şerefimizi koruyabilirdik?
Bu Vatan üstünde yaşayan herkes canlarını bu şehitlere borçludur.
Şehit haberi almak istemeyenlere tek sözüm var.
Kimse evladını şehit olsun diye göndermiyor. Önce terorizmi kaldırsınlar şehitte artık olmaz.
Saygılarımla..
Senelerdir pek çok ocağa ateş düşüyor, İçimiz acıyor, her şehit anasıyla gözlerimiz dolup dolup boşalıyor, Kader deniyor, takdiri ilahi deniyor, onların kaderide böyleymiş deniyor, nasıl kader bu anlıyamıyorum.
Kimin kaderi, neyin kaderi??? Bunların kaderlerini birileri çiziyor, neden sadece bizlerin evlatlarının kaderi bu, peki bu kaderi çizenlerin evlatları evlatta bizlerinki değilmi, Bu kaderi çizenlere dur demeli birazda kendi kaderlerini çizmeliler. Esas takdiri ilahi mahşer gününde onlar için çizilecek inşallah.
Tüm şehitlerimize Allahtan rahmet, ailelerine de sabırlar diliyorum, Yüreğinize sağlık Ali bey bu günlerde yazılabilecek çok güzel bir şiirdi kutluyorum slm ve saygılar.
Ne zaman bitecek,ne zaman davulla zurnayla güle oynaya askere yolladığımız evlatlarımız huzur içinde Türkiye'nin her karış toprağında rahat rahat askerlik yapacak.
Ne zaman gözyaşı dinecek.Kaleminize sağlık..
Durdurun savaşları, talanları yıkımları,
Çekmeyin burnunuza kan kokusunu
Sürmeyin elinize kan lekesini
Öldürmeyin çocukları, anaları
Yok etmeyin ne olur geleceğimizi.
Yeter durdurun artık şu akan kanı
Ölmesin çocuklar yok olmasınlar
Ağlamasın analar bacılar
Ağlamasın sevdalılar,
Yok etmeyin ne olur geleceğimizi.
Yeter durdurun su akan kanı
Yok edin silahı, barutu, topu,
Yok edin bombaları, mayınları
Yok edin nükleer silahları
Yok etmeyin ne olur geleceğimizi.
Yüreğimiz kan ağlıyor ve gözlerimizden yaş değil adeta irin akıyor. Neden hala 45 askerimizin şehit olduğu karakolda gerekli önlemler alınmıyor ve neden 500 kişilik bir saldırı karşısında 100 kişi tutuluyor karakolda. Bu soruların cevabını verebilecek bir babayiğit çıkmayacak mı karşımıza ve nedenlerini açıklamayacak mı bizlere.
TV ler de timsah gözyaşları görmekten artık midemiz bulanır oldu. Sorumluluklarının bilincinde olmayan yöneticiler bilmem ne gezisinden geri dönüp açıklamalar yapıyorlar. Bu nasıl bir anlayış bilen var mı?
17şehidimize cenaze töreni düzenlendi ve o törende yöneticileri protesto eden kişiler topluca gözaltına alınırken yine sorumluların yüzü bile kızarmadı ve sanırım kızarmayacak da. Çünkü yeni açıklamalar onu gösteriyor. (örgütlü protestocular) ismini Sayın Cumhurumuz verdi bile.
Tüm şehitlerimize rahmet, ülkeme baş sağlığı diliyorum. Kaleminizi kutluyorum duyarlılığınız için teşekkür ediyorum.
Ülkemde ki teröre hala suskun kalan ülkeler ve desteğini her şekilde dile getiren Barzani, Talabani ABD, AB ve Ülkemizdeki yöneticiler yanan yüreklerimizin hesabını vermek zorundalar. 1926 yılında yapılan ANKARA antlaşmasının maddelerini bilmeyen ya da bildikleri halde bilemezliğe gelenler en az onlar kadar sorumludur.
Saygılar yüreğinize
Ne ocaklara ateş düştü..Ben oa yavruların analarını düşünemiyorum bile.Ne büyük acı..
Gün geçtikçe öfkem artıyor neden? neden yaşanıyor tüm bunlar..Burası Türkiye başka bayrak dalgalanmasına kim izin verir topraklarımızda..hepimizin toprakları buralar..
Kimse ayrım yapılıyor demesin ..Yok artık böyle birşey ama bu acımasız olaylar ]Kürt ve Türk'ü karşı karşıa getirip içimize nifak tohumları atıyor..Bence bu sıradan Kürt-Türk meselesini aşıyor..Benim bir sürü Kürt arkadaşlarımda var ve memnunlar hallerinden..Hatta yeri gelip üzerlerine bayrak sarıp kardeşlik yürüyüşlerine katılıyorlar..Fanatikler ise sanıldığı kadar çok değil..
Ben devletimize güveniyorum, güvenmek istiyorum bu meseleyi aşacaktır..Bu konuda Türk Silahlı Kuvvetlerine sempatiyle karışık güvenim sonsuz..
Her taşın altından Amerika çıkıyor ama bu kez Emperyalizm kendi çöplüğünde kendi çöplerinin altında eziliyor..
Sevgilerimle
Duyarlı yüreğinizi,tebrik ve takdir ederim,Ali Hocam,
Şehitlerimize Allah rahmet eylesin,nur içinde yatsınlar
İlhamınız gür,kaleminiz daima ışık olsun,yol göstersin,
Saygılarımla,tam puan, Enver Bilgiç
Biz rahat uyuyalım diye onlar canlarını esirgemeden zor şartlarda dağlarda mücadele veriyorlar. Gözlerini kırpmadan da şehit oluyorlar, Anaların yüreği yanıyor ama yinede Vatan saolsun diyor. İşte bizim böyle evatlarımız,böyle Analarımız olduktan sonra Allahın izniyle kimse bu Vatanı bölemiycek. Şehitlerimize Allahtan rahmet Gözü yaşlı analarada sabırlar diliyorum. Ali abim seninde güzel yüreğini kutluyorum paylaşım için de teşekkür ederim. Sevgi ve saygımla...
şehitlerimizin ruhu şad olsun, sizin kaleminiz daim... Saygılar
Tebrikler usta şair... Anlam ve şekil örtüşmüş...
Saygılarımla...
Sağlıkla kalın...
Ruhları şad olsun ,ama artık şehit haberi duymak itstemiyoruz..
Bu şiir ile ilgili 19 tane yorum bulunmakta