Ben,
yaşı Habil'in kederiyle yaşıt olan Şair'im.
Kan değirmenli imparatorların,
şahların,
sultanların,
kralların
bilirim efsunlu şaraplarını;
Bilirim insanlardan
nasıl çalarlar yarınlarını.
Bilirim yalanı efsunlu bir şarap gibi sunulduğunu,
Ben,
yaşı Habil'in kederiyle yaşıt olan Şair'im.
Şehirler istilaya uğramadan önce,
uğrar politik bir lanete
Cahiller inanır
bu talancı davete.
Tarihe yalanlar öğretildi;
Medeniyetlerin kalbinde
bağdaş kuran şehirler,
bizim şehirlerimizdir.
O şehirlerin göbek bağlarını
biz bırakıverdik medeniyetlerin eşiğine.
Eğer şehirleri peygamberler yönetmeyecekse
şairler yönetsin.
Politik suratlı zat-ı muhteremler,
gasp edilen yetimin hakkını hazmedenler.
Yalanla
talanı sunarsanız
efsunlu bir şarap gibi.
Hakikati toprağın altına da gömseniz,
Hak,
hakikati yeşertir bir buğday tanesi gibi.
Şairler
sözcüklerin suretine hakikatleri ekler.
Eğer şehirleri peygamberler yönetmeyecekse
Şairler yönetsin.
Ben,
yaşı Habil'in kederiyle yaşıt olan şair'im .
Kan değirmenli imparatorların,
Şahların,
Sultanların,
kralların
efsunlu şaraplarını bilirim.
Kayıt Tarihi : 30.12.2019 01:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!