Şehir Seni Neyleyeyim? Şiiri - Nihat Malkoç

Köyde herkes ne sıcaktı
Yüzler güleç, alın aktı
Bu şehirler bizi yaktı
Durup ağıt söyleyeyim
Şehir seni neyleyeyim?

İnsanlara bir hâl olmuş
Komşuluklar masal olmuş
Pis su içen, ishal olmuş
Durup ağıt söyleyeyim
Şehir seni neyleyeyim?

Şehirlerden kalkmış selâm
Kapı komşun etmez kelâm
Garp usulü olmuş helâm
Durup ağıt söyleyeyim
Şehir seni neyleyeyim?

Şehirlerde asık yüzler
Yokuş olmuş bütün düzler
Yansıtmıyor özü sözler
Durup ağıt söyleyeyim
Şehir seni neyleyeyim?

İzzet ikram kalmış lâfta
Namaz kılmaz âlim, softa…
Yarışırlar argo, gafta…
Durup ağıt söyleyeyim
Şehir seni neyleyeyim?

Ne farz kalmış, ne de sünnet
Fakir baya eder minnet
Toplum getiriyor cinnet
Durup ağıt söyleyeyim
Şehir seni neyleyeyim?

Yarama em süren yoktur
Öldürseler gören yoktur
Tabuta el veren yoktur
Durup ağıt söyleyeyim
Şehir seni neyleyeyim?

Komşu yok ki hakkı olsun
Bahçe yok ki gülü solsun
Yüreklere sevgi dolsun
Durup ağıt söyleyeyim
Şehir seni neyleyeyim?

Diskoteği aratmaz ev
Devler cüce, cüceler dev
Gel de böyle bir şehri sev
Durup ağıt söyleyeyim
Şehir seni neyleyeyim?

Selâm alan, veren yoktur
Dedikodu, gıybet çoktur
Kimisi aç, kimi toktur
Durup ağıt söyleyeyim
Şehir seni neyleyeyim?

Yüksek yüksek katların var
Marinada yatların var
Para denen putların var
Durup ağıt söyleyeyim
Şehir seni neyleyeyim?

Elde şişe, kafa kıyak
Nara atar ciyak ciyak
Ayaklar baş, başlar ayak
Durup ağıt söyleyeyim
Şehir seni neyleyeyim?

Mahremiyet lâfta kalmış
Kapımızı hırsız çalmış
Her neyimiz varsa almış
Durup ağıt söyleyeyim
Şehir seni neyleyeyim

Kör vicdanlar dönmüş taşa
Su katılmış pişmiş aşa
Burda her şey gelir başa
Durup ağıt söyleyeyim
Şehir seni neyleyeyim

Soluduğun sanki zehir
Yağmur vakti yollar nehir
Bu ne tuhaf, garip şehir
Durup ağıt söyleyeyim
Şehir seni neyleyeyim

Sokakların pazar olmuş
Cahillerin yazar olmuş
Metropoller mezar olmuş
Durup ağıt söyleyeyim
Şehir seni neyleyeyim?