Otuz dört Şühedâ eyledi uruç
Gönüllere hüzün düşürüp gitti
Muadili değil farz olan oruç
Taşı; tencerede pişirip gitti
Ataş düştü vatanda her ocağa
Kasaba, nahiye, belde, bucağa
Şüheda beratın aldı kucağa
Omuzdan hudusat aşırıp gitti
Bekliyordu ağuşu açık resûl
Cihâd-ı ekberde bu ulvî usûl
Rahmet Âyetinde müjdeli fasıl
Düşmana gazâbı taşırıp gitti
Bu ordu bu asker Allâhın kulu
Şehâdet döşeli cennetin yolu
Resûlün ‘REYHAN’IM’ dediği gülü
Kerbelâ çölünden deşirip gitti
Yaratan buyurur ‘ŞEHİDLER ÖLMEZ’
Kâfir, Ahmak bunun sırrını bilmez
Mehmedden dökülen kan yerde kalmaz
Gören şeytan bile şaşırıp gitti
İSLÂMİ: vatandan kanlı irinler
Temizlenmedikçe zehirl’ ürünler
Şehid ölmez nöbet tutar; müminler
İçtikleri kevserden şurup, gitti
29 Şubat 2020
Kayıt Tarihi : 29.2.2020 18:48:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!