Ötme bülbül ötme kışla taşında
Felek beni taşa çaldı neyleyim
Bir sefa sürmedim şu genç yaşımda
Felek beni taşa çaldı neyleyim
Hava tugayında uçağa bindim
Uçak yüsselince havada döndüm
Ecel dolaşırmış şaşırdım kendim
Felek beni taşa çaldı neyleyim
iyi tuttum paraşütün bağların
Öğrenmiştim kayserinin dağların
Beni hatırlasın kalan sağlarım
Felek beni taşa çaldı neyleyim
Uçağım havada atladım boşa
Yere yaklaşınca sert çarptı taşa
Kaderimde varmış ölüm baş, başa
Felek beni taşa çaldı neyleyim
Hayat baharında neler kurmuştum
Bir gün evvel ben rüyamı görmüştüm
Sanki yalan dünya gülün dermiştim
Felek beni taşa çaldı neyleyim
Bütün akrabalar geldi başıma
Kader acımadı şu genç yaşıma
Ahırında* ağu kattı aşıma
Felek beni taşa çaldı neyleyim
Traktör kapıda kimler sürecek
Almanyada ablam beni soracak
Annem beni daha nerde görecek
Felek beni taşa çaldı neyleyim
Hava tugayının yeri taşlıdır
Yollarına baksan pek yokuşludur
Annemin Babamın gözü yaşlıdır
Felek beni taşa çaldı neyleyim
Vatani görevde ben şehit oldum
Tomurcuk gül idim açmadan soldum
Ecel şerbetini genciken aldım
Felek beni taşa çaldı neyleyim
Süleyman söyleyip uzatma sözü
Dayanmaz kimsenin acıya özü
İşte bu Veysel'in yumuldu* gözü
Felek beni taş çaldı neyleyim.
1982
Süleyman Erdoğmuş
*Ahırında: En sonunda
*Yumuldu: kapandı, örtüldü
Şiirin hikayesi:
Şairin yakın bir akrabasının oğlu olan Veysel Tamer,
Kayseride hava tugayında askerlik yaparken
uçaktan paraşütle atlıyor, ne yazık ki
bir talihsizlik oluyor ve veysel sert bir şekilde
düşüyor ve şehit oluyor.
Kayıt Tarihi : 13.5.2009 00:53:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!