'Tomurcuk kırçiçekleri' vadisinde
yaşlı ağaçlar gördüm.
Ormanın arasında, ormanla yukarıdan vuran güneşin
ışınböcekleri ve 'renk kelebeği'
canhıraş bir şekilde, oldukça delişmen,
ipekalıntıları'ndan doğru, sanki peygamber devesi uzantı kollarında kozalar örmekteydi.
Öğle olduğunda, bu hareketlilik,
daha çok, Küçük Korku Dükkanı'nda etçil aslanağızları bitkilerinin beklentisindeki
gibi bir açılış sera/moni'siyle açtı kendisini -Mona, Mona Lisa-
; o yaşlı ağaçların nur ruhlarından kıpırdanışlarıyla.
Sonra, uzakta bir yerde
akmakta duran geniş bir şelale kavuştu kendi coşkusuna:
Daraldı, daraldıkça damlaları irileşti.
Sonra akan su aniden kesildi,
çağlayan kayıplara karıştı.
Aşağıda yemyeşil bir ova belirmişti,
ufuksuz çimenlikleri ıpıslak.
Renkli renkli kozaların dumur vakti;
daha bir azışıdır, böyle zıp zıp ceylan-şelale'nin.
Aynı şekilde, o yaşlı ağaçlar da heyecanla telaşlıdır.
Kavuşurlar birbirlerine en sessiz bir şekliyle.
Bazen dudaklar aralanır, iki hece; çokça da alt dudak bükülür aşağı.
Ağladı ağlayacak mutluluktan. Ve ufukta, mutfakta buzdolabı.
Ne uğurlu bir vadidir bu gizli bahçe*
şehir devletlerin ulaştığı
nokta(nın) mevki bir kentte yaşatılan.
Su döktükçe yeşeren canlı çiçekler
polen uçurmaya bayılır çocuk uçurtmaları misali,
havada uçuşan zararsız serseri, sağanaklardan gözleri pörtlemiş,
ürkmüş böcek sinekleri'ne
gelir mitos'dan Siren'ler.
'Uzun kirpikli-renk kelebeği düşler' vadisinde ***
bodur makilerden yaşlı ağaçlardır belki tüm bu yaşananlar.
Onlar birbirini arzular ve zaten birdirler.
arzuya bağlı ek bölüm
(Güneş doğmadan önceki nemsi fecir;
Michelangelo, yaratıcılıktan yoksuncasına solgun ruhbanlar'a hakça veryansınlarından
geçerek kendi büyük, boylu boyu duvar fresklerine ulaşır
ve hatasız kurutur üzerine bilmem kaç kalker sıva attığı,
sonradan Pap(u) a'nın(!) , kardinalciğin emriyle cühela halka yoldurtulan bir muhteşem eseri.
Sevilir Diyanet İşleri,
ama kendi içinde yoz tutmamış 'özerk mihenk-kilometre taşları'ndan oluşma bir çark!
Çünkü Köy Enstitüleri budur; pupa! yelkenler.. ormanlara, değil
bakıp kem, kös oturan bas bas bakan bak Pepe.
Geri kalanı dımdızlak oldukları çorak bir kötücül yer'in
veya geri kalanı dımdızlak olan çorak, belli bazı kötücül yerler'in; ..
: yalan dolan yok, riya yok,
içten pazarlıklar yok, iç hesaplaşmalar var oto-eleştirel;
riya yerine pürüzsüz bir aydınlık!
Kar tutmuş evren yüzeye;
taramak gerekir bir güzel, çıplak gözlerle.
Hep tan vakti, bir digitürk kozmik şeridi-sediri(nin) üzerinde ki kırmızı
mı giymiş Mehmet Ali**, yoksa kanepe mi kırmızı: O uzayda,
dünya da uzayda seyehatte. Hep, bir şafak,
güzel günlerin hakkaniyetten şanlı müjdecisi:
Apoleti yok çünkü ihtiyacı yok;
seherde arkadan gür ışığını vuran fecir! Ayan beyan,
apaçık, bariz ve örtüsüz;
Gel! (çünkü) kuytu bir kaç söz söyleyelim
güzel geleceğin devamına;
gün, geldiği gibi güzel.)
doğaçlama
sn. Selma İzcimen'in 'Gönül yumağı...', 'Meneviş...', 'Mercan Adası...' ve 'Saıka..' şiirlerinden sonra
rastladığım 'Seher yeli...' şiiri üzerine yorumdan geliştirilen. Şair Selma İzcimen'e teşekkürler, şevk vericiliğine.
Şiirlerinin devamı beklentisiyle
çift tırnaklılar şairden alıntı
***Burda ise, tırnak içindeki bu yer alıntıdır:'renk kelebeği düşler/i'
**MemetAli Erbil
Kayıt Tarihi : 4.10.2006 14:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kutluyorum..
Sevgi ve Saygımla..
yaşlı ağaçlar gördüm.
Ormanın arasında, ormanla yukarıdan vuran güneşin
ışınböcekleri ve 'renk kelebeği'
canhıraş bir şekilde, oldukça delişmen,
ipekalıntıları'ndan doğru, sanki peygamber devesi uzantı kollarında kozalar örmekteydi.
Öğle olduğunda, bu hareketlilik,
daha çok, Küçük Korku Dükkanı'nda etçil aslanağızları bitkilerinin beklentisindeki
gibi bir açılış sera/moni'siyle açtı kendisini -Mona, Mona Lisa-
; o yaşlı ağaçların nur ruhlarından kıpırdanışlarıyla.
Sonra, uzakta bir yerde
akmakta duran geniş bir şelale kavuştu kendi coşkusuna:
Daraldı, daraldıkça damlaları irileşti.
Sonra akan su aniden kesildi,
çağlayan kayıplara karıştı.
Aşağıda yemyeşil bir ova belirmişti,
ufuksuz çimenlikleri ıpıslak.
doğayı derinden bir izle dinlemekti bu şiir...seherin arzuhalinin yansıdığı güçlü ve yürekten inanışlı bir şiir...seherin kokusuyla köklerini salan ve duygularla dirilen yeni bir hayatın izlerini taşıyordu...yazan yüreğiniz susmasın...
TÜM YORUMLAR (2)