Çizem dedim mutluluğun resmini
Yapragimi kopardılar yoldular
Ne yazık ki koyamadım ismini
Dallarimi budadilar kırdılar
El değildi bunu yapan sen idin
Diyemem sevdiğim dağlar kıskanır
Taşıma gözünde yaş diye beni
Bir yiğit bir günde nasıl yaşlanır
Hiç koyma gönlüne aşk diye beni
Eremedim şu dünyanın sırrına
Dün verdiğin sözleri
Bugün unutuyorsun
Kandırmışsın sen beni
Boşa avutuyorsun
Otur dere başına
Bütün dertlerimi yazsam en baştan
Sen gider tutarsın başka bir uçtan
Söyle ne farkı aşkın yokuştan
Dağlarından aşmaz arabam benim
Herşeyi bırakıp düştüm yollara
Sen zehre bulayıp versende aşkı
Ben yine severim öyle bir düşki
Sus altın olmuşta sükut gümüşki
Kaleme konuşur yüreğim benim
Mürekkep olupta iner kaleme
Yüreğimin takviminde sen yoksun
Bayram gelse tam vaktinde sen yoksun
Yakınımda uzağımda sen yoksun
Arama kendini bende beyhude(2)
Gelmişi geçmişi yıllardan sorsan
Kör kurşun bağrımı delip geçsede
Dönmem bu sevdadan dönmem bilinsin
Kanım oluk oluk akıp bitsede
Dönmem bu sevdadan dönmem bilesin
Ölürsem dönmeden vasiyet olsun
Ben yardan ayrıldım yarım kaldım ha
Bu sözüm kalbime eziyet olsun
Gönül dergahinda yandım kaldım ha
Haklıyı aradik haksızlıklarda
Ne sular ıslanır akıp durdukça
Ne güneş tutuşur batıp doğdukça
Ne seven kavuşur aşık olunca
Ben hayal kurmayı bıraktım bugün
Saklamaz içimi bu karanlıklar
Dalı yeşermeden kötü huyların
Al eline dalım kes birer birer
Hakka varmak için tüm çabalarım
Acısın sol yanım kes birer birer
Edersem şikayet kulağın asma
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!