Diz çöküp secde edceğim.
Ana, baba, kardeş, arkadaş, için
Kudakdaki bebek,
Yatakdaki hasta,
Yarattığın insan için.
Hani boynuzlu otobüsler vardı.
Taşırdı bizi...
Patisere, Milanoya, Sırmaya,
Göz göze
Diz dizeydik.
Noel Baba ile birlikte.
Meyve olgunlaşınca,
Tohum yeşerince,
Bebek büyüyünce,
Sevecek. Ya.. sevilecek.
Doyunca meyve ile insan,
Kimi köyde yaşar taşralı,
Susuzluktan çatlamış dili,
Güneş'ten yanmış yüzü,
Kuraklıktan tarlada yanmış ürünü,
Nedense toplanmaz barajlarda bu ülkenin suyu,
Eee... nede olsa tarım ülkesi ya bu..!
Yarattığın şeylere bak Ya... Rabb,
Taş, Toprak, Börtü, Böçek, Bitki, Çiçek.
Buzda yaşayan canlı, ateşte arınan hayat,
Hepsi sanki senden bir ayet.
İnsanlar bir cüz,
Hayvanlar bir cüz,
Sen yanlızlığı tattınmı hiç
Böldümü düşlerini karanlık gece
Sordunmu Tanrı'ya yanlızlık neden hiç
Hani bir yağmur yağarya boşanırcasına
Toprak kurumuş,çatlamış,susamıştır ona
Sıcak bir ağustos günüydü sana geldiğimde,
Bej bir pantalon,bej bir tişort ile sarılmıştı bedenim.
Buğday başağı rengine dönüşmüş saçlarım,
Ve bronz bir mask gibiydi tenim.
Susamış bir fidandım.
Kurumuş bir yapraktı kalbim.
Bakıyorum Yaşama...
Nice acılar, nice mutluluklarala güzel.
Alıştım Birtanem.
Damarımda kan,
Bedenimde ateş,
Tan yeri ağarıp şafak sökerken,
Kınalı kuzun sınır beklerken,
Sabah namazında secde ederken,
Anne dualarına ihtiyacım var.
Bu gün Bayram diye kapı çalarsa,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!