.......................Şefkat Peygamberi’ne
………….............Şefaat umuduyla
Sıyrılıp yücelerden aşkla gülümseyerek
Yedi katlı göklerden şefkatle bakar mısın
Her şeye rağmen yine kıyasıya severek
Yıldırımca yakarak kalbime akar mısın
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
TEBRİKLER ÜSTADEM.MÜKEMMEL DİZELERİNİZE TAM PUAN.SELAM VE DUA İLE...ALLAH DUALARINIZI KABUL EYLESİN KANDİLİNİZİ TEBRİK EDİYORUM.
Sıyrılıp yücelerden aşkla gülümseyerek
Yedi katlı göklerden şefkatle bakar mısın
Her şeye rağmen yine kıyasıya severek
Yıldırımca yakarak kalbime akar mısın
Nasıl anlatılır aşk içim dışım özümsün
Şiirlerce feryadım romanlarca sözümsün
cok-cok guzel siriniz Allah cumle muslumanlara PEYGAMBER efendimizin sefaatini nasib eder insallah yureyiniz var kaleminiz daimi olsun SAYGILARIMLA
yüce peygamberimize olan sevginiz ve saygınızdan
dolayı sizi kutlarım.
Allah dilemedikten sonra hiç bir şefaatçinin şefaatinin kabul görmediği hesap günü gelip çattığında, dilerim şefaatine nail olanlardan oluruz sn üstat.
yüreğinize sağlık kaleminiz daim olsun
yüeğinize sağlık.rabbim şefaatine nail eylesin. bu vesile ile kandilinizi kutlarımra. hayırlara vesile olur inşallah.esen kalın.
her satırına içten katılarak amin dedim.o yüce insan,geliş gayesi alemlere rahmet olan O kutlu insanı
edep dolu güzel bir üslüpla yazdınız.Kaleminiz daim,gönlünüz hoş olsun.Allah razı olsun....Ben cesaret edip yazamadım.Sizin bu nadide şiirinizle avunurum bir müddet.....kalpten kutluyorum
''.......................Şefkat Peygamberi’ne
………….............Şefaat umuduyla
Sıyrılıp yücelerden aşkla gülümseyerek
Yedi katlı göklerden şefkatle bakar mısın
Her şeye rağmen yine kıyasıya severek
Yıldırımca yakarak kalbime akar mısın ...''
Çok güzel bir yakarıştı. Allah C.C. cümlemizi onun şefaatine mazhar eylesin...Amin...
Tebrikler sevgili kardeşim. Halenur
Yüreğine kalemine diline sağlık
Efendimizin Şefaatine nail olman dileklerimle
kalemin daim olsun hiç susmasın selam ve dua ile
kutlarım sizi ve şiirinizi
öncelikle harika bir şiir yüreginize saglık diyorum. Allah yarattıgı her kuluna ayrı kalp ayrı ruh ayrı güzellik vermiş.Sizi de güzel kalpli olamlar gurubuna koymuş.Allah yüce peygamberimizi seven onun yaşayışını örnek alan kullarından eylesin...
ey Resülüm,,sen olmasaydın ben yaratmazdım bu kâinatı diye,buyurmuştur(c.c.)
Hadis-i şeriflerde de buyuruluyor ki:
(Âdem aleyhisselam Cennetten çıkarılınca, ya Rabbi, Muhammed aleyhisselamın hürmetine beni affet diye dua etti. Allahü teâlâ ise, [ne cevap vereceğini bildiği halde, cevabını diğer insanların duyması için] “Ya Âdem, onu henüz yaratmadım. Nereden bildin? ” buyurdu. Âdem aleyhisselam da, “Arşta, la ilahe illallah, Muhammedün Resulullah yazılı olduğunu gördüm. Anladım ki, şerefli isminin yanına, ancak en çok sevdiğinin, en şerefli olanın ismini layık görürsün” dedi. Allahü teâlâ buyurdu ki: “Ya Âdem doğru söyledin. O bana insanların en sevgilisidir. Onun hürmetine dua ettiğin için seni affettim. Eğer Muhammed aleyhisselam olmasaydı, seni yaratmazdım.”) [Taberani]
Rabbim cümlemizi onun şefaatinden mahrum etmesin,emeğinize sağlık efendim,yazan elleriniz dert görmesin,hayırlı cumalar diliyorum,
Mevla'm siz ve rahmetine kavuşan tüm sevdiklerinizi kıyamet vakti Peygamber Efendimiz (s.a.v)' in şefaatinden mahrum eylemesin...Yüreğinize sağlık..
Hayırlı cumalar hocam..
Saygılar...
Bu şiir ile ilgili 22 tane yorum bulunmakta