Sefa Sür Şiiri - Yorumlar

Herkes aklı kadar düşünür,
Ahlak ve terbiyesi kadarda konuşur.

Ağlanacak haline kimlerin güldüğünü de her akıl sahibi iyi bilir.

Size her zaman sorduğum soruya cevap vereceğinize BİLGELİK EDİP TOPU TACA ATIYORSUNUZ.

SONU SIFIR OLAN HAYATIN DRAMATİK SAHNESİNDE HANGİ İNAT İLE HİÇ BİR ÜCRET ALMADAN DUBLÖRLÜK YAPIYORSUNUZ?

DÜNYA ESİR KAMPINDA ÖLÜMDEN BAŞKA KURTULUŞ YOKKEN HAYATIN ÇİLESİNİ HANGİ KRTULUŞ UMUDU İLE ÇEKİYORSUNUZ?

İnkâr size ne kazandırıyor?
Bakın yakın bir gelecekte hak etmediğiniz halde beyaz bir çuvalda karanlık bir çukura konulacaksınız.
KULLU ATİN KARİB.
İnanmak hiçbir kimseye hiçbir şey kaybettirmemekle beraber inkar herkesin her şeyini başta yaşam nedenini yok eder.

GERÇİ İNANMAYAN ARKADAŞLAR BİZ HİÇİZ HİÇ OLACAĞIZ.
YOKUZ, YOK OLACAĞIZ DİYORLAR.

BENDE ONLARA YOK OLMAK İÇİN BUNCA YORGUNLUĞA NE GEREK VAR DESEMDE BİRTÜRLÜ BİR CEVAP VERMİYORLAR.

Mesela basit bir örnek.
İnançsız bir arkadaşımız,
Allah göstermesin diyelim ki kalp krizi geçirdi.
Hadi atlattı NE OLACAK.
O arkadaşa sorarım kriz çokmu güzel?

Kriz tehdidi altında yaşamak çok mu zevkli?
Hiç veya yok olacaksan daha kaç defa kriz geçirmeyi bekliyorsun.
Verecek bir cevap varmı?

Galiba diyecek ben kriz tiryakisi oldum krizsiz yaşayamıyorum.
Kriz tehdidi altında yaşamak bana zevk veriyor.

Nebileyim Arkadaşlar.
İman akıl işi değil gönül işi ve ihsanı ilahi.
İnanmayanlara deli demeninde imkânı yok.
İnanmadan yaşamı zorluklarına rağmen İNATLA yaşamanında mantık ile bir izahı yok.

Herkes nasıl bilir ise öyle inansın öyle yaşasın ne diyelim.
İYİ YOK OLMALAR.

Sevgilerimle.

bildiğiniz ve inandığınız doğrular kadar yanlışlarınız da …sizin ne kadar şair veya ne kadar şair değil de…ne kadar insan olduğunuzla ilgilidir…o sebeple her hatanın affı veya telafisi mutlaka bir yerler de bekler bizi…iş…farkında olabilelim veya olmaya yakın duralım…bir şiirin en saklı ve en açık satırları kadar yakın durabilseydik mümkün müydü acaba…veya final sahnesine ait bir operanın hayaletli localarına oturabilseydik…hiç olmadı…ölen biri yeniden dirilebilseydi ve sonsuz evrenin boyutlarına bir mektup yazabilseydik…ilk ve son kelimemiz ne olurdu…
…biz… sadece şiir için dağıtılan adaletin bir payını…ihtiyacı olanlara verilmesini isterdik…çünkü o adalet ki…sizinle oynayan…sizin en değerli zaman hazinenize göz dikmiş
belalı ilişkiler elbette mevcut olacaktır..yetmezmiş gibi inançlarınıza en adi kılıfları yine onlar biçecektir…bu tezle hareketle…her zaman inandığımız bir şeyi tekrar etmenin tam zamanıdır…sessizlik onların anlamak istemeyecekleri en iyi cevaptır…inandığınız…insani…dünyevi…ve kutsal emanetlerinize sessizlik zırhını çekmenin yeri ve zamanıdır…bırakalım…şiirler bulsun onları….sevgilerimle Şair Hayyam

hay aklına gönlüne bilgine gönül gözüne sağlık be Gülizar Hanım kardeşim..nerdeydin bu saate kadar..bizi kör kuyularda merdivensiz bıraktın..bizi cennet simsarlarıyla yine mecelleşmek zorunda bıraktın..

yazdıklarınıza imzamı atarım..

bu yazdıklarınıza matematikçi olduğunu beyan eden bir beyfendi de herkesin o dilden çok anlamayacağı bildiği gerçeğine rağmen zaman ayırmış,ve isteyenleri aydınlatmış..
onur duydum..sizler gibi bizler gibi insanlar var oldukça evlatlarım için hala çok büyük umut besliyorum ülkem adına..

içten teşekkürlerimle kendi payıma..

Necdet Bey,
Gördüğüm kadarıyla bu konularda oldukça bilgi sahibi birine benziyorsunuz...hani şu insanların hükmettikleri arılar,böcekler falan vardı ya...onların evrimi ,trilobite'larla ilişkisi hakkında beni biraz aydınlatırsanız inanın çok sevinirim
ve hatta başlamışken Ardipithecus ve daha öncesini de açarsanız çok çok sevinirim.

Ömer Hayyam,
Rubailerinde, dünya, varoluş, Allah, devlet ve toplumsal örgütlenme biçimleri gibi hayata ve insana ilişkin konularda özgürce ve sınır tanımaz bir şekilde akıl yürüttüğü görülmektedir. Akıl yürütürken ne içinde yaşadığı toplumun ne de daha öncesi zamanlarda yaşayan toplumların kabul ettiği hiçbir kurala/tabuya bağlı kalmamış, kendinden önce yaşayanların insan aklına koymuş olduğu sınırları kabullenmemiş, bir anlamda dünyayı, insanı, varoluşu kendi aklıyla baştan tanımlamış; bu nedenle de çağını aşarak 'evrenselliğe' ulaşmıştır.

Bir Fars Dili Filoloğu olarak söylüyorum bunu.
Ömer Hayyam Büyük bir Filozoftur.Bunu idrak eden kişilere binlerce teşekkürler.
Saygılarımla.

sen sağdan sağdan cennetine gidiver kardeşim ..artık ne cennetiyse..seni bağlayan yok..

çocukluğunda menenjit mi geçirdin ne geçirdin..
allah müstahakını versin senin..bizi epey güldürdün necdet bey..

İnekleri beğenmeyenler keşke İnekler kadar faydalı olabilselerdi.

İneğin eti yenir.
Sütü içilir,
sütünden yağ, yoğurt, peynir Vs. yapılır.
Derisinden montlar kemerler imal edilir,
gübresinden de yiyeceklerinize kuvvet kazandırsın diye tarlanıza serilir.

İnek bu kadar işe yararken
İman etmeyen insan neye yarar niye yaşar.
Bunu hiç düşünen varmı acaba.

Bakın hepiniz hayatınızın ekonomik kısmını tüketmiş önünüzde sizi bekleyen kanserler ülserler, kalp krizleri, beyin kanamaları var.
Hele hiç ummadığınız bir tampon çok güvendiğiniz hayat mumunuzu söndürebilir.

Peki, bugüne keder çektiklerininiz yaşayacağım diye verdiğiniz hayat mücadeleniz SONU SIFIR DRAMATİK BİR SAHNEDE YEVMİYESİZ DUBLÖRLÜKMÜ?
Değermi buna?

Hafızalarınız size bir şey düşündürmüyormu?
Akıl, hayal ve hafıza insanı hayvandan ayıran,
insana gerçek geleceğini düşünmesi için verilmedi ise GEÇMİŞİN ELEMLERİ GELECEĞİN KORKU DOLU ENDİŞELERİNİN KAYNAĞI DEĞİLMİ?

Hesap ve ahiret yoksa hayal ve hafıza sonsuz yaşam arzusu hiçbir şey ile tatmin olmayan istekler ve arzular, hayatı yaşanmaz hale getiren karşılıksız sevgi ve mevhum korkular,
Ölmüş dünü, doğmamış yarını hayatınızdan saymazsanız ömrünüz bir ramak dedikleri İÇİNDE YAŞADIĞINIZ ANDAN İBARETTİR.

Hayat dünya his ve duygular hepsi şu bir anı seyyale olan kısacık zaman içinmi?

Bilmiyorum ister alaya alın ister dikkate alın hesaba çekilmeden kendinizi hesaba çekin.

Şöyle kısa da olsa çevreden alakanızı kesip ÖZ BENLİĞİNİZ İLE AZICIK BAŞ BAŞA KAILN VE kendinize sorunuz.
Meciyim?
Nerden geldim.
Nereye gidiyorum.
Hayat nedir niçin yaşıyorum.
Sakın bana cevap yazmak için kendi öz benliğinize ihanet etmeyin.
Derdiniz beni mağlup etmek ise ben mağlubiyeti kabul edeyim.

Amma sizlerde amaçlı ve anlamlı yaşamanın gerekliliğini, artık anlayınız.
Sevgi ve saygılarımla.

)))

özür ,yanlış mı okuyorum dedim bir ara )))

Ne kadar haklı bu dünyaya gönül bağlamamızı bir kurşun gibi vurgulayan kıtalar....ikazlar-komisyona teşekkürler...saygılar

Biz de onu diyoruz Fikret bey hep biz ağızdan..
Sesimiz çığlığa döndü nerdeyse..
duyan yok..

yürek değil manda gönünden