Yapılanları affetmeyenler öfkelerinden kurtulamazlar ve intikam peşinde koşmaktan mutlu olamazlar. Bu yüzden yapılanları affedin, iyi olun, iyilik yapın.
Hayatın hüzünlerini küçük mutluluklarla gideren, zamanın acılarını tatlıya çeviren küçük şeyler vardır. Yaşamının bir noktasında hiç umulmadık bir anda karşına çıkar ve hayatın yaşamaya değer olduğunu bütün güzelliğiyle ortaya sunar. Bu nedenle başına ne gelirse gelsin, ister en olumlu isterse en olumsuz olaya karşı
:)) HERŞEYE RAĞMEN HAYATA GÜLÜMSE :))
sensiz gecmez belki bir ömür,
ölüm olsa ne olur seni sevmek var sonunda
ne dağlar ne yollar var aramızda
ayrılık olsa ne olur seni özlemek var sonunda
gecenin karanlığı aydınlığa karışır
zifiri karanlık olsa ne olur seni görmek var sonunda
Yine kördüğüm oldu düşüncelerim çözesim gelmiyor biçareyim
Bitmiyor arkası gelmez dertlerim
Bu aşkı ben sende gizledim.
Ben ısıttım güneşi bu sabah dağların arkasından doğduğu zaman,
Islattım suları arkandan gittiğin zaman.
Ve seni yüreğimde taşırım sonsuzluk ateşi söndüğü zaman.
Al düşmüştü güneşin yanaklarına
Kızarmıyordu artık eskisi kadar.
Bir sevdaya tutuldu belkide bir ırmağın saflığı kadar.
Fabrikanın dumanları yükseliyordu,
Kızıla boyanan göğe doğru.
Sokak lambaları birer birer sönüyordu
Ey Şehr-i İSTANBUL...
Sana yakışmaz karanlıklar,
Sen ki Efendimizin müjdelediği şehir,
Sen ki Fatih'in Rüyası şehir,
Geleni bin pişmaz gideni mahzun şehir.
Ey Şehr-i İSTANBUL
Ne zaman kulaklarım çınlasa sen gelirsin aklıma
Gözlerimi her kapatışımda sen girersin rüyama
Bir sevda bekler sabahları köşe başında
Elindeki güllerle seni sorar bana
Gündüzler yavaş yavaş geceye kavuştuğunda
Sevgim var belki bu kısacık hayatta
Hasta bir kalbin sağlam yarısında son bulur bu son ayrıkta.
Belkide değeri bilinmez vuslatların bu ayrılıklar olmasa.
Eğer sevgim ulaşırsa Veralara,
İşte bu olsa gerek gerçek sevda....
Hoş geldin sevdiğim,
Bugün hüzünlüsün biraz
Nedir bu halin
Gözyaşların dinlememiş yine seni
Süzülmüş yanağından sessiz sessiz
Yine gidişime üzüldün değil mi?
Bir şiir yazıyorum sana
Sevda şarkılarını dinlerken
Gecenin sessizliğini beklerken
Bir şiir yazıyorum sana
Güneşin doğduğu yerden
Bir gece vakti çıktım bu yolculuğa
Sonsuzluğa uzanan ömrümü tükettim bu yolda
Arkamda bıraktım bütün herkesi ve herşeyi
Niye atamam ki bilmem aklımdan seni
Sevdansa bir hastalık kemiriyor yüreğimi
Sevdim seni gecelerce
Yüreğimi susturdum sen gidince
Bulutlar ağladı çöllerin üstüne
Bir serap olsanda gördüm seni yine
Bir gül mü seni bana anlatan?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!