Seleksiyon dediğimiz mekanizmayı nasıl anlamalıyız? Bunu birim olaylara nasıl yaslamalıyız? Doğanın diyalektiği, nasıl bilinçlenirler. Bu yazıyı okuduğumuzda bunları anlayıp, bunların kıvılcımlaşmalarını oluşturmalıyız. Seçme ayıklama, bir bağ ve ilişki durumu özel bağıntısı olmanın girişme tipidirler.
Düz bir alan düşünelim. Bu alan, dört bir tarafa bakan ve bağıntıları olan bir sonsuzluk gibi davranır. Bu alan içinde bulunduğunuz yere göre diyelim size 500 metre uzaklıkta; doğu güney doğrultusunda 300 metre derinlikle, 50 km uzunlukta,100 metre eninde keskin inişli bir kanyon olsun.
Zihninizde sonsuzluk gibi davranan alan, bir yönü ile sınırlanmış olur. Artık doğu-güney doğrultusu içindeki alanınız içine pek bir yabancı insan tehdidi giremez. Alan bir yanıyla ve kendilikten bir seçme ayıklama gerçekliğine uğramış durumdadır. Buna kimse karar vermemiştir. Kanyon kendi şartlarıyla oluşmuştur.
Alanınızın size göre 2 km kuzeyinde; bir ucu doğuya doğru kanyona dayanan, doğu-kuzey sınırlarında içinde aslanların, kaplanların cirit attığı balta girmemiş orman olsun. Bu ormanlık alan demek; kendi seçme ayıklamasını yapmak demektir. Yani sizin bölgeye, kuzeyden gelip, her elini kolunu sallayarak girenlerin, artık bölgenize serbestçe giriş yapamaması demek olur.
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta