Büyük bir göç var yüreğimde
İsyan niteliğinde bir göç
Yüreğim kendi kendine ceza veriyor
Yasaklarla dolu bir ceza
Büyülü aşk bile yetmiyor
Çünkü...
Hafif bir rüzgar esti bu sokakta
Gittiğinin ertesinde...
Ardından ağlarcasına boşaldı yağmur
Usulca,ince ince...
Gözlerimden iki damla yaş aktı
Sensizliğin ertesinde
Yanlızlığın adını sordun mu hiç?
Dostlarından,sevdiğinden ayrı kaldın mı...
Uyuyamadığın geceler oldu mu hiç?
Kendi kendine dertleştiğin oldu mu...
Sabahlara kadar düşündüğün oldu mu hiç?
Güneşin doğuşunu seyrettin mi pencereden...
Ben hiç güneşin doğuşunu izlemedim pencremden
Sabahlara kadar düşündüğüm sevgilimde olmadı zaten
Ben hiç güneşin doğuşunu dostlarımla karşılamadım
Konuşacak,dertleşecek dostumda yoktu zaten
Ben güneşin doğuşunu sokaklarda karşılamadım
Sıcak simitin yanında çayda içmedim zaten
Çocuksu bir tebessümle öğrendim sevgiyi seninle
Sensizliği toprak dudaklarında duydum
Ölüm gibi...
Tükenmiş yüreğimde yaşadım ayrılığı
Gözyaşlarımla ıslattım yanlızlığımı
Yağmurlar gibi...
Denizin dalgaları seni benden alıp gitti
Yanlızlığımı hiç düşünmeden
Rüzgar elimi ellerinden fırtınalarla çekti
Sensiz yapamıyacağımı hiç düşünmeden
Kuşlar anılarımızı kanatlarına katıp gitti
Hasretini hiç düşünmeden
Sevginin tükendiğini gördüm
Garip bir aşk masalında
Sevgiliye verilmiş solan bir gül buldum
İnce bir kitap arasında
Gözyaşlarıyla ıslanan bir yüreğin feryadını duydum
Buğulu pencereli odalarda
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!