Secdede Büyüyen Medeniyet
Ne tuğlayla başladı bu şehir,
Ne demirle, ne kılıçla.
Bir secde düştü toprağa,
Ve yer, göğe yaklaştı o an.
İlk harf indi bir dağın kalbine,
Sonra kalpler indi secdeye.
Bir ümmet doğdu sonra,
Yazıyla, aşkla, rahmetle…
Ey Kudüs’ün taşlarına işlenen ayet!
Ey Endülüs’ün yıldızlara uzanan duası!
Sen bilirsin ki,
Bu medeniyetin temeli
Gözyaşıyla ıslanan seccadelerdir.
Bir çocuk ezberlerken Fatiha’yı,
Bir şehir uyanırdı içten içe.
Bir âlim sabah ezanında
İlimle secdeye vardı.
Ve her ilim
Bir merhamet doğururdu.
Ey zamana nakşedilen hakikat!
Bu ümmet, ne zaman unuttu
Alnını yere koymadan
Hiçbir yüksekliğin meşru olmadığını?
Şimdi göğe yükselen her kule
Boş bir çığlık gibi
Secdesiz bir arzuya dönüşürken
Gönüller yıkık bir mescid gibidir.
Oysa biz,
Bir avuç topraktan
Bir cihan inşa etmiştik.
Bir aşkın izinde
Bir adaletin gölgesinde
Bir ümmetin duasıyla…
Ey ümmet!
Yeniden başlamak istiyorsan
Bir tek secde yeter.
Bir tek kalbin
Allah için eğilişi
Bin yılın izini siler.
Çünkü
Her medeniyetin kökü
Ya toprağa dayanır
Ya da secdeye…
Kayıt Tarihi : 16.4.2025 12:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!