1973 Ankara doğumlu Şebnem Güngeçiren, Komşu Yayınları 'nın 2015 'de yayımlanan Büyümüşsün adlı şiir kitabının yazarıdır.
Derki.net 'de, Uçsuz dergi ve Üvercinka dergisinde şiirleri, Mikrop dergide bir öyküsü, kirbigibi.com 'da yazıları bulunmaktadır.
Resim, müzik ve dansla ilgilenmektedir. Resim çalışmaları devam etmektedir.
Ağzında geveliyorken yokluğunu gün
El ayak çekilince
Asıl gece bastıracaktı
Bir yatalak yalnızlığında
Seni yine yakalacayaktı
Biz aslında gül gibi geçinip giderdik Gülşen 'le
Çökmeseydi başımıza budala atmacalar
Ben aslında yine güneşlendirirdim yüzünü balkonlarda
Alıkoymasalardı onu ahmak haydutlar
Uçan bir süpürgemiz vardı tavan arasına sakladığımız
Bir de tahta masada saklı bir şiir
Yarısı okunmayan
Ben sana tatlı cadının uçan süpürgesini gösterdim
Karşılığında sen de bana martıları
Bir de nasıl atladığını yükseklerden
Belki ben
Panzerlerin rahat bırakmadığı bir sokak başıyım
Belki tırnaklarımı geçiriyorum ruhlarınıza
Şimşekleri üzerine çekmekten yorgun bir paratonerimdir belki de
Hep bir yol açmaya
Sen
Alnından öpülüp
Üzerine kilit vurulan kadın
Tuttuğun aynalardan kendini vura vura
Öldürmek üzeresin
Her defasında
İncirlerin patladığı bir gün
Kuşlara kucak açan
O İncir ağacı gibi
Çağır beni
Patlayan incirin renginde
Al beni
Küçücük bir ağaçtı
Bahçemde düşlediğim
Küçücük bir ağaçtı önceleri
Sanki sen
Sen bir şehrin içini kurutan ağırkanlı bir nehirdin
Sevimsiz ve soğuk bir ip gibi
Usulca akıp geçiyordun damarlarımdan
Söndürüp ışıklarını bir şehir
Boğaziçi 'nden geçiyorum
Belli belirsiz bir sis perdesinde
Savarona 'yı arıyor gözlerim
Her şey siyah ve beyaz
Aklımın ucunda beliriyor yeniden
Gözümde canlanıyor Savarona
Telleri karanfil saplarındandı sazları
Çalarlardı aheste aheste
Ölüme yaklaştıkça artmıştı sızıları
Yandılar zifirî karanlıkta biçare
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!