Şebinkarahisar Kalesi

Muzaffer Uzunkaya
384

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Şebinkarahisar Kalesi

18 Haziran 2006 günü,
Beraber çıktık kaleye,
Kaptan,Şenasi ve Ben,
Zar zor çıktık zirveye.

Son tırmanışa gelince,
Elim ayağım titredi,
Biraz korktum doğrusu,
Yine de çıktım tepeye.

Kalenin kapısından girip,
Dolaştık her yerini,
Şehre tepeden bakıp,
Seyrettik doya doya.

Gördüm geçmişin izlerini,
Tahayyül ettim eski yaşamı,
Aynı zamanda üzüldüm,
Bumu tarihe verdiğimiz kıymet.

Türk bayrağının yanında,
Topla resim çektirdik,
Sonra başka bir köşede,
Beraberce poz verdik.
,
Tartıştık aramızda,
Geçmişin yaşamını,
Her gördüğümüz yerin,
Neye yaradığını.

Şenasi beyin azığını,
Birlikte yedik zirvede,
Çok eğlendik o gün,
Her günümüz böyle olsun.

Dönüşe geçtik aşağıya,
Daha rahat geldi galiba,
Sohbet ederek indik,
Böylece saatleri bitirdik.

Yıllar yılı bu kalede,
Doğru dürüst çalışma olmamış,
Belediye biraz yol yapıp,
Ormancılar fidan dikmiş.

Gereken değeri vermedik,
Hiçbir zaman tarihimize,
Yoksa bu hale gelirmiydik,,
Unutmasaydık geçmişimizi.

Oysa olaylar birbirini,
Hep takip eder dünyada,
Bugün bir olay oluyorsa,
Sebebi tarihte gizlidir.

Devlet tarihi eserleri,
Koruma altına alır,
Orada ne bir çalışma,
Ne de çivi çakılır.

Nerde bir tarihi eser,
Topraktan çıkarılsa,
Üç kuruş paraya,
Yurtdışına satılır.

Müzelerde eserler,
Birer birer kaybolur,
Aylar sonra incelenip,
Mesele ortaya konur.

Sattık üç kuruşa,
Koskoca tarihimizi,
N ekaldıki geriye,
Koca bir hiç'ten başka.

Camilerde eserler,
Birer birer çalınır,
En nadide antikalar,
Kimbilir nereye satılır.

Kadir kıymet bilmeyen,
Bir toplum haline geldik,
Nedir bunun sebebi,
Bunu hiç incelemedik.

Nerde tarihi eser olsa,
Didik didik kazılır,
Altın hırsızıdır onlar,
Geriye harabe kalır.

Herkes görevini yapsa,
Bütün bunlar olmayacak,
Kimse eselrimizi,
Pervasızca çalmayacak.

Siyaset bitirdi bizi,
Yalaklarla beraber,
En güzel değerlerimizi,
Kaybettik,artık bulamayız.

Meselenin özünde,
Türk gibi düşünmek yatar,
Hiç kendimiz gibi olamadık,
Sorunlar içinde hep bocaladık.

Tarihi bir okuyalım,
Geçmişte neler olmuş,
En güzel değerlerimiz,
Bakın nasıl kaybolmuş.

Anadoluyu ele geçirmek,
Düşmanlarımızın hedefi,
Çok gayret sarfetmişler,
İkiye bölmek için bizi.

Oyunun senaryosunu,
Hep aynı kişiler yazar,
Yönetmen de aynıdır,
Düşman kuyumuzu kazar.

Son kale kaldı yıkılacak,
Türk ile müslüman ayrılacak,
Kesilecek Türk'ün can damarı,
Savunacak değer kalmayacak.

Hiç dostumuz olmadı bizim,
Tarihe bir göz gezdirin,
Sorunlarla uğraşıyoruz,takat yok,
Türk'e Türk'ten başka dost yok.

Bunu biliyor düşmanlarımız,
Fitne sokuyorlar aramıza,
Boşa gidecek bu çabalarınız,
Birleşeceğiz,çatlasanızda.

İşte o zaman dünya tanıyacak Türk'ü,
Unutmayacak Başkumandan Atatürk'ü,
Hürriyet,Adalet neymiş görecek insanlık,
Dünya aydınlanacak,bitecek bu karanlık.

İnsan hakları adına zulüm ednler,
Çil yavrusu gibi dağılacak,
Onların dünyada ismi okunmayacak,
Yeniden Türk Ulusu dünyaya hakim olacak.

14.06.2006
Otel Hancılar
Şebinkarahisar-GİRESUN

Muzaffer Uzunkaya
Kayıt Tarihi : 19.6.2006 22:15:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Muzaffer Uzunkaya