Yoktur gönül durağım ruhum kanatsız bir kuş
Seviyorum diyene hep ses veresim gelir
Yolun düzü yok mudur her yürek ayrı yokuş
Sevdanın otağında mola veresim gelir…
Bînihayettir ki aşk vakti kaç kere biçer
Ömrümün kadehinden bade-i şarap içer
Ben mi sarhoş olurum o mu canından geçer
Harabat ehli ile yoldaş olasım gelir…
Sırtımdaki bu hurcu sevgin ile doldurdum
Bilirsin ki vazgeçmem hep mihrabında durdum
Sen benim can evimsin dünyada ki tek yurdum
Nasıl ulaşacağım yol ver diyesim gelir…
Beni yaratan sensin ben sana sarılırım
Ne ile donatırsan onunla anılırım
Kim kimden vazgeçecek billahi darılırım
haşri neşir’e kadar sende kalasım gelir…
Sana doğru uçarım ateşin har olsa da
Aşk sebebimsin sen, gözden feri çalsan da
Nihayeti ömürdür canımdan can alsan da
Dergâhında diz büküp kurban olasım gelir…
Böyle eyyâm içinde kök ile dal arası
Bir muhabbet oluşur yine gönül yarası
Sözler giriftar olur hep özlemedir yası
Sen ağlama yüreğim diye sevesim gelir…
Bana şahit olanın şahidi olacağım
Ruhu sema edeni o gökte bulacağım
Ya o beni bilecek ya “beni” soracağım
Söndürme alevini sende yanasım gelir…
İçimden bir okyanus dalga dalga geçiyor
Boynum kıldan incedir kalenderi seçiyor
Ne diyeyim gönülcan bu yol böyle biçiyor
Tut elimden bırakma “Mevla’m” diyesim gelir…
Ben gönül deryasında bir zerrecik su idim, beni çağlayan eden “Seni” göresim gelir…
Eyyam-günler
Harabat-meyhane
Bînihayet- sonsuzluk
Giriftar-esir, tutsak
Haşri neşir-kıyamet
Kayıt Tarihi : 1.10.2010 16:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

vede işlenişi nakış nakış
insanın yüreğini dokuyor kutlarım
şiir hayatınız da ve yaşamınız da
daima başarılı günler sizinle olsun
tebrik
başka her söz aykırı kalır
tebrik ederim
TÜM YORUMLAR (6)