Sayın AHMET DAVUTOĞLU’NUN MEKTUBUNA YAN ...

Beni, hiç görmediğniz, tanımadığınız diğer tüm İzmir’ liler gibi mitinge çağırıyorsunuz. Önce bu mektubunuzun harcamalarını kim/lerin parası ile/tüyü bitmedik yetimin mi yaptıysanız, onun iadesi için söz verin de mektubuma başlayayım.
Yıllarca Gavur dediğiniz İzmir ne zaman Ufuk Şehir oldu?
2023 Yılına neden odaklandınız, hangi halktan ne gücü aldınız ki? ! Bakanlığı zamanında bir bir doğranan ağaç katliamlarına ses çıkarmayan ve ormaların yok olmasına neden olan Orman Ve Su İleri Bakanı Veysel Eroğlu ile emrimizdeymişsiniz! Ne yaptınız ki ne yapacağınıza güveneyim?
Cumhuriyet tarihi boyunca yaptığınızı ileri sürdüğünüz ulaşım,tarım,sanayi,eğitim ve sağlığa kaynak aktarımınızın bizim refahımız ve çocuklarımızın geleceğine olmadığını, bir avuç yandaşınıza sermaye aktarımı olduğunu bilmiyoruz mu sanıyorsunuz? ! İzmir için Gavur demekten öte bir şey yapmadığınızı bilmiyor gibi nasıl da kıvırtıyorsunuz? ! Bırakın bizim yatırımlardan pay almamızı, olmayan yatırımlarınızın nesi ile övündüğünüzü anlayamadım!
13 Yıl önce bu günden daha kötü değildik, bunu aklınıza sokun önce! Özlem, ülkü ve gelecek düşümüz de bir değildir bunu bilesiniz! ..
Sözünü ettiğiniz kendi teknolojimiz var da ben mi görmedim? İmam-Hatip kafası ile hangi teknolojiden söz edilebilir ki? Okullardan fen, matematik, sanatsal eğitim ve felsefe öğretilerini kaldırmadınız mı?
Öz kaynaklarımızı kalkınma için harcamadınız, günü kurtarmak ve Ulu Önder Atatürk’ ten anı kalmasın diye peşkeş çekerek, yok pahasına satıp savmadınız mı? Hangi başarıdan söz ediyorsunuz? Devrimlerin izini tozunu sildiğiniz, yoksulluk, yokluk, yoksunluk ve yolsuzluğu diz boyu ettiğiniz başarısı mı? Önce vatan, önce insan dediğiniz de doğru değildir! Her şey din sömürüsü ile faşist diktatörlüğe giden taşların örülmesi için olmadı mı, öyle değil mi? Sizin vatanınız neresi, insanınız kim/ler; Mısır, Libya, Irak, Suriye ile Mursi, Rabia ve Esma değil mi? ! .
İzmir’ de açtığınız başbakanlık ofisi ile Güzel İzmir’ imizin estetiğini, renk uyumunu, barış ve huzurunu, farklı düşüncelerin saygı zemininin harmanını dağıtırsınız! Kaçak villalarınızla sahillerimizin görüntüsünü bozarsınız! Ne olur gelmeyin! Kazara seçimi kazanırsanız, sürgüne gönderilmiş şehzade olarak mı gelmeyi düşünüyorsunuz yoksa? ! . Çünkü kazancınız sizin kaybınız olacaktır! İyisi mi gelin siz oyunuzu CHP’ ye verin de bu acınası durumlara düşmeyin! Eğer, başaramadığınız siyaseti bırakıp, siyaseti bırakmış dingin bir emekli olarak huzur bulmak istiyorsanız kapımız açık! ..
Smyrna’ dan Atatürk’ ü Damat edip, Gavur İzmir hedefine, çağdaş uygarlığa, ilim ve fenne, güzel sanatlara, insanlığa yön verdik, bu doğrudur. Hasan Tahsinler, Çakıcılar, Mustafa Kemallar bizden çıktı evet! Hatta ve hatta “BİR TÜRLÜ ATATÜRK DİYEMEDİĞİNİZ GAZİ MUSTAFA KEMAL VE ORDULARINA” ışık olduk!
Ama sizlere bir türlü inanamadık! “İSTİKRAR VE GERÇEK HİZMET DEDİĞNİZ ŞEYLERİ HİÇ GÖREMEDİK! Bu nedenle akp’ ye evet diyemeyeceğiz artık, yeter, düşün yakamızdan! 13 Yıldır anamızdan emdiğimiz sütü burnumuzdan getirdiniz! Dostluk, kardeşlik, barış, huzur, iyi niyet, insanlık değerlerimizi, Müslümanlık dinine olan inancımızı kaybetmek istemiyoruz çünkü. Biz Ulu Önder Atatürk’ ün “yurtta barış, dünyada barış” sözünün takipçisi olacağız…
Nazım’ ın dediği gibi, “BİR AĞAÇ GİBİ TEK VE HÜR VE BİR ORMAN GİBİ KARDEŞÇE” yaşamak istiyoruz. Gölge etmeyin başka ihsan istemeyiz.
Yüreğim vatan, millet ve insanlık aşkı ile çarparken, en içten duygularımla saygılarımı sunarım…
Ahmet EMER