Bir zamanları Sivas’ın köylerinden birinde yaşayan bir Don Kürşat varmış…Zavallı anacığı ona Kürşat adını koysa da, bizim Kürşat paçalı don giymekten büyük zevk aldığı için bunu fark eden yörenin fingirdek dul ve genç kızları ona Don_Kürşat adını takmışlar…Gel zaman git zaman bizim Don Kürşat okuduğu Tommiks, Teksas ve Zagorların etkisinde kalarak kafayı tırlatmış ve kendini onlar gibi güçlü ve kuvvetli bir çizgi roman kahramanı sanmaya başlamış.. Sıska çelimsiz biri olduğuna aldırmadan başlamış önüne gelene kafa tutmaya…***Heyyt Var mı Leyn Bana Yan bakan*** diyerek herkese yan bakarak dolaşmaya başlamış…Önceleri anlayamamış konu komşu..***Ya bizim Hacer hanım bolca mesir macunu ve keçi boynuzu yedirdi de garibim birden kahraman kesiliverdi ne yapsak acep*** diye de birdenbire köy gündemine oturan Don Kürşat'ı çok kıskanmışlar…Köyde ne kadar keçi boynuzu varsa hepsi birkaç günde tükenmiş…Her evde mesir macunu kaynatılır olmuş..Ama ne yapsalar nafile …Hiç kimse Bizim Don Kürşat kadar iyi yan bakamıyormuş…Çekinmişler..Korkmuşlar…Bu iş Ne keçiboynuzu ne de Mesir macunu işi…Bu çocuğa galiba ***Geldiler*** diyerek herkes o günden sonra onu görünce saygı duruşunda bulunmuş …Nerde millet sıraya girse, bizim Don Kürşat orada yan baka baka bitiyor…***Var mı leyn bana yan bakan diye bağırıp çağırıyormuş**..Bir gün ekmek kuyruğunda beklemekte olan Şaşı gözlü Dul Sinem, Don Kürşat bağırmaya başlayınca …***Var leyn sana yan bakan…Ben varım*** demiş…Don Kürşat büyük bir hiddetle kıza doğru yürümüş…Yürümesiyle birlikte orada zınk diye durması bir olmuş…***Allahım bu da ne***demiş kendi kendine, ***gördüğüm en güzel yan bakan gözler***…O da Don Kürşat’ın pantolon paçasından bir ucu çıkmış, desenli uzun donunu görünce ***Allahım ne güzel çiçekler, hiç daha önce bu kadar güzel çiçekli erkek donu görmedim*** demiş…İki genç bir birlerine hayran hayran baka dursunlar kuyrukta sesler yükselmiş…Eeee Don Kürşat bak sana yan bakan çıktı ne yapacaksan yap demişler…Ben yapacağımı bilirim diyerek Dul Sinemi elinden tuttuğu gibi yel değirmenlerine götürerek bozuk olan değirmendeki bütün unları elekten geçirmesini istemiş…İşte o gün bu gündür Sivas’ın köylerinde unlar hep elekten geçirilir olmuş…Don Kürşat’la, Dul Sinem’e gelince…Valla Değirmenden çıktıktan sonra nereye gittiklerini kimse görmemiş..Bir gören olursa bize de haber versin :))))
..
Gittigimde cocuksu gözleri isil isil olmustu.Uzun süre elini tuttum o da elime yapismis gibi birakmiyordu. Ona destek verircesine tutuyordum elini kolunu.Gözlerinin ici gülüyordu.Umut edercesine, medet umarcasina eve gitmek istiyorum. Yetmisbes yasina iki gün kala yaslilar evine gitmek zorunda kalmisti. O zamanda cocuk gibi agzini büzerek aglamisti.Caresiz gitmek zorundaydi. Kocasi felc gecirmesine ragmen en az on yildir karisinin tüm sorumlulugunu üstlenmisti. Simdi her sey gözüne geliyor bu büyük sorumlulugu devam ettirmege cesareti yoktu. Tek elle ona yetemiyordu. Her seferinde kadinin kalkip oturmasina yardimci olurken caresizlikten aglayacak gibi oluyordu. Karisinin düsmesinde korkuyordu. Gücüde yetmiyordu. Cok iyi bir esti. Sabah kalkip Kahvaltisini hazirliyor kadinin bir dedigini iki etmiyordu. Bir gün onun karisini tuvalete gidebilmesi icin tekerlekli sandalyeden nasil tek elle kaldirdigina sahit olmustum. Ona cok büyük bir saygi duydum, elini kadinin sirtina koymus tek elle yukari dogru kaldirmaya calisirken yüzü gözü kafasi kipkirmizi olmustu..
13.11.2016 Bad Hersfeld
Zeynep Sekerci
..
saygı yoksa temelinde
gerek var mı sevgisinden bahsetmeye..
2011
..
Allahın tercihidir benim kavmi kimliğim,
Mümin olduğum için buna saygı duyarım,
Yapacağım tercihler, boynumdaki ilmiğim,
Günahkar dahi olsam, yasasına uyarım.
..
Gel al sahiplen bu kalbimi,
İstediğin gibi dayayıp döşe,
Baş köşesine sen kurul,
Her noktasına,
Sevgi,saygı tohumlarını serpiştir,
Biz mutluluk meyvelerini toplayalım..
..
Antoloji. Com Sitesindeki değerli, duygusal ve yüreği güzel insanlar, uzunca bir ayrılıktan sonra yeniden sizlerle beraber olmanın mutluluğu içinde bu günden itibaren eski ve yeni şiirlerimi yine sizlerle paylaşacağım.
Umarım, sayfalarınızda yer bulurlar.
En iyi dileklerim sizler için, saygı ve sevgilerimle
..
Öğretmenler ordusu; fedakârlıklarıyla, seferberdirler.
Yarının büyüklerine; gösterirler, nurlu, kutsal hedefler.
Vatan, bayrak, istiklal aşkıyla; fikri, irfanı, vicdanı hür...
Türkiye Cumhuriyeti'ne yakışır, nesil yetiştirirler.
Büyük önder Atatürk’te, kutsal saygı duydu, öğretmenliğe;
Cahilliği bilime boğdu; 'Hakiki Mürşit İlimdir' diye...
..
-Kırmızının geçidi vardır ilkin, bir uçtan diğer uca. Kırmızı; savaşta kanın, sevda da yüreğin temsilcisidir.Yeryüzü en güzel elbisesine şafaksı kızıllıkta bürünür.Kırmızı, tutkuyla bağlanmanın rengidir aşka,başımızda dönüp duran sarhoşluğun. Mecnun güle giderken, kırmızılarla çıkar Leyla karşısına.Kerem’in Aslı için yandığı od’dur kırmızı. Ve sahne de şimdi Kırmızı.
- Doğrudur, benim adım Kırmızı.Sizden tek isteğim var; unutun bütün bildiklerinizi.. Yıkalım beraber geçmişi ve yerine daha güzeli kurabilelim. Yıkmadan yapılmaz. Aşkı da yıkalım, sevdayı da.. Şafaksı kızıllıklarda tekrardan kuralım dünyayı.. Hiçbir şey yerini terk etmesin, savaşlarda durmadan akan kanadır sözüm. Madem ben Kırmızı’yım.. Senden aşkı hakim kılmanı istiyorum.. Tek söz sahibi varsa o da aşktır..
-Ve güneşe durduk sarardık.Buğday tanesinin sarılığında berekete, sonbaharla sararan yapraktaki sabra vurgunduk.Sarıydı adımız, günebakanlarla uzatırken başımızı göğe.Özlenenleri özlemeyi Sarı’dan öğrendik.Hasretin en asili sarı da mevcuttu.Ondandı hasret çeken yüreğin günden güne sararması.Sarı, akıp giden yaşamın bir ırmak boyu macerasıdır.Avcının peşinde olduğu Ceylan..
-Sarıyım ben.Tanıyın beni. Vazgeçtim insanlıktan,adamışken özümü ona. Vazgeçtim sömürdükçe sömüren canilerden.Bir yanıyla insanlık vaat edip bir yanıyla bütün vahşetleri destekleyen iki yüzlülerden bıktım.Bıktım içimi boşaltan boş kavramlardan.Artık ne güneş sarıydı, ne de buğday taneleri.Hepsine birazda olsa kan bulaştı…
- Sessizce uzanırken yaprağa bahar, adımız Yeşildi.. Güvercin gagasında sıkışan zeytin dalı, umudu büyüten sevgiydik.. Yeşille unuttuk kara geçmişi, kana bulaşan elleri.. Saygı duyduk topraktan başını yavaşça uzatan tohuma.. Sonbahara kızgın yeşiller büyüttük penceremizde.. Çünkü yeşile adadık ömrümüzü…
..
SAYGI
Hayatta öğrenilmesi gereken
en önemli ders saygı çünkü...
kendisine saygısı olmayanın
insana saygısı olmaz
insana saygısı olmayanın
yaptıklarına saygısı olmaz
..
hisset, bu yaşanmış sayfayı
hisset, bu anlamsız kavgayı
biliyorum bu son olmayacak
hisset, bu faydasız macerayı
savaşa hayır, ağıta da
hayır, gözyaşlarında boğulmaya çocukların
..
Baharın Yazdan Farkı Mı Kaldı
Baharlarda Yaz Gibi Yakmaya Durdu
Eski Dostluklardan Eser Kalmadı
Saygı Sevgi Şimdi Kokmaya Durdu
İnsanlar Bölünmüş Yandaş Peşinde
Öz Kardeş Silinmiş Bunun İçinde
..
Aşağılık Kompleksi
Aşağılık kompleksi olanlar kendi şahsına saygı duymadıkları için kendilerine saygılı olanlara da saygı göstermez. Kendini aşağı gördüğünden kendini aşağılayanı da yüksek görür. Onlara tevazu gösterirseniz sizi aşağı zannederler, kibirli olup onlardan üstün olduğunuz hissiyle davranırsanız, size hürmet ederler.
Sayısız güzel, özlü söz var; hepsi doğru kabul edilir. İçlerinde yanlış olanlar olduğu gibi söyleyen kişiye ve zamana has olanlar vardır. Yeni bir söz söylediğinizde illa geçen yüzyılın bilge şahısları, tescilli filozoflarının görüşlerinin süzgecinden geçiriliyor ise fikirlerin geliştirilmesi de mümkün değildir.
“Dünle beraber gitti düne ait ne varsa, bu gün yeni şeyler söylemek lazım, cancağızım.” Mevlana
..
Sevgili Can Dostlarım.
Üç ay gibi uzun bir zamandır aranızda olamadım. Geçirmiş olduğum zor bir rahatsızlık nedeniyle, bir müddet daha aranızda olamıyacağımı üzüntüyle söylemek zorundayım, rahatsızlığımı bilen ve beni her adımda takip eden sevgili Hatice Bediroğluna sonsuz sevgilerimi yolluyorum...ee ne yaparsınız dostlar acıların biriktiği yerde, beyin fazla taşıyamıyor yükünü...Beş yılı aşkın antoloji de aranızda bulunmaktan, yürekle yazılan herbir satırı paylaşmaktan onur duydum...Tekrar aranıza katılıncaya kadar kendinize iyi bakın dostlarım..Eniçten saygı ve sevgilerimle.
melek ayaz.
..
Yaptığı kötülüklerden dolayı pişmanlık duyana saygı duyarım.
Çünkü pişmanlık duyanın içinde mutlaka insanlık vardır.
Yaptıkları suç değil bilinçsiz yapılmış hatalardan dolayıdır.
Pimanlıklarından dolayı daha vazgeçilmez biri olurlar.
..
Seviyorum diyerek tekrarlardın, güzel sözleri
Herp güvendirdin, hoş tuttun, eğlendirdin beni
Oldum olası her zaman, çok konuşursun zaten
Ama ne zaman ki ihtiyacım oldu sana, yoksun
Buhar olup uçtun mekandan, kayboldun ortadan
Acabalarla karıştı kafam, ne tutarsız adamsın sen.
..
Sevgi bir çiçek ise,
Saygı ona saksıdır.
Kötülükler gerçek ise,
Kötü insan aksidir.
..
Geçmişte olsa insanlar saygı sevgiyle anılırdı,
Devir değişti eskinin yerini yeni yaklaşımlar aldı.
Eskiden insanlar sevilir eşyalar ise kullanılırdı,
Gün geldi eşyalar sevilir insanlar kullanılır oldu.
..
Yalan söyleyen insanın, kendine saygısı yoktur,
Kendine saygı duymayan, insanın sayısı çoktur,
İnsanlar bakmaktadırlar, insanların cüssesine,
Yalanları duyulunca, yaşananlar asıl şoktur.
..
Kimsenin kalbini sakın ha kırma
Kimsenin önüne bent olup durma
Kendine saygı duy bel altı vurma
Şerefinle yaşa, şerefinle öl.
..
Gördüğümü yazmazsam,
Zalimlere kızmazsam,
Kendime saygım olmaz,
Size saygı duymazsam.
..