Saydım 30 Kişi Vardı. Şiiri - Hakan Büyü ...

Hakan Büyükdere
4

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Saydım 30 Kişi Vardı.

SAYDIM 30 KİŞİ VARDI
Son yolcu da iki valiziyle kendini zorlukla içeri attı..
Tren yola çıktığında saydım tam 30 kişi vardı.
Biri hapşırdı “Elhamdulillah “dedi sessizce
Bir kişi bile “Çok yaşa” diyemedi nedense..
İsyan ettim sessizliğe ve modernizme inat.
“Çok yaşa kardeşim” dedim “Yaşa huzurlu ve rahat”
Yanımda bir cep telefonu çaldı konuşan sevinçliydi..
Anladım doğum günüydü, arayan annesiydi...
En mutlu günüydü ama kimsenin umurunda değildi.
“Doğum günün kutlu olsun “dedim bana tebessümle eğildi.
Sevimli bir çocuk oturuyordu annesinin kucağında..
Belli herkes okşamak istiyordu.sarılmak annesi gibi ona..
Ama kimse kımıldamıyordu iş kalıyordu yine bana
“Gel sana çikolata vereyim” diyerek çağırdım çocuğu yanıma
Küçük çocuk bir çırpıda sıçrayıverdi kucağıma..
Ancak annesi öyle sert baktı ki o anda çocuğuna,.
Geri döndü gözleri çikolatada oturdu masumca yanına
“Elalemden bir şey almayacaksın” demedim mi sana ben.
Diye fısıldayıverdi kulağına, öfkeyle aniden..
Elimde çikolata öylece bir süre kaldım..
Pencereden görünen siluetime daldım.
Çok üzüldüm, yaralandım ta yüreğimden
Sitem ettim gözyaşlarım akarken gözlerimden:
“Binlerce yıl beraberdik demek elalem olduk..
Hepimiz sarmaşıktık şimdi ayrılıp solduk.
O GÜN TRENİN O BÖLÜMÜNDE SAYDIM 30 KİŞİ VARDI..
BEDENLERİ YAN YANA RUHLARI ÇOK UZAKTI
Aslında herkes bir şeyler anlatmak istiyordu birisine
Ama herkes susuyordu anlaşmışçasına nedense.
Bu yüzden kimse ne havanın sıcaklığından bahsetti..
Ne yaklaşan seçimin atmosferinden...
Ne de akşam sona eren dizinin finalinden..
Oysa ben biliyorum kiminin en mutlu günüydü
Kimi dün yitirmişti yeğenini bu yüzden üzüntülüydü
Konuşsaydılar biliyorum kimi patronundan şikayet edecekti
Kimisi de Fener’in yeni transferi “Nasıl? ” diyecekti..
Birisi gelininin ona yaptıklarından
Birisi kafasına taktıklarından bahsedecekti..

* * *
Bu sırada bir genç gizlice sildi akan gözyaşlarını..
Yetişemedim, soramadım bu yaşta onu ağlatanları..
Oradaki yaşlı adamla birkaç cümle konuşmak isterdim..
“Nereden geldin İstanbul’a, kimin nesisin? ” derdim..
Suskunluk yemini etmiş sanki bütün alem,
Gözlerde bir endişe,kalplerde bir elem..
Birisi gözlerini kapatmış sanki uyukluyor,
Öteki camdaki asık suratına bakıyor,
Bir kaç kişi sessizce gazetesini okuyor,
Sarışın kız ağzında sakız küpesini takıyordu..
Gencecik insanlar oturmuş, ayakta yaşlılar zor duruyor..
Bu durum inanın bana çok fazla dokunuyor.
Ne şaka yapan var trende ne tebessüm ediyorlar,
Suratlar asık, sanki toplama kampına gidiyorlar,
Dünden farklı olsun bugünkü yolculukları diyerek
“Nasılsın” diye sordum yanımdakine gülerek..
“Sanane “ der gibi yüzüme manasızca bakarak,
“Tövbe,tövbe” diye söylendi hırsla yerinden kalkarak...
Anladım suçtu bu şehirde sormak, suçtu bu şehirde güvenmek
Suçtu bu şehirde dokunmak, bu şehirde sevmek
Durağıma geldim artık ben köyüme dönüyorum
Bu şehirde yaşanmaz,size sabır diliyorum
O GÜN TRENİN O BÖLÜMÜNDE SAYDIM 30 KİŞİ VARDI..
BEDENLERİ YAN YANA RUHLARI ÇOK UZAKTI

HAKAN BÜYÜKDERE
AKSARAY-OTOGAR HATTı FALAN GÜN FALAN SAAT.

Hakan Büyükdere
Kayıt Tarihi : 26.11.2007 21:17:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Bu şiirin hikayesini herkes biliyor ve herkes her gün yaşıyor zaten ben de zaman zaman İstanbul'a geldiğim de yaşıyorum

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Yolcu Yolunda Gerek
    Yolcu Yolunda Gerek

    Çok güzel üstad insanların duyarsızlığını hicivle ifade etmişsiniz..Yüreğinizdeki güzellik daim olsun..

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Hakan Büyükdere