Film izler gibi
seyrediliyor savaşlar.
Irak'ta kan döken bombalar
uzanılarak izleniyor koltuklarda.
bir elde kahve,
cigara diğer elde;
sinema gösteriliyor sanki beyaz camda.
hızla yükselip alçalan jetlerin
duyuluyor, televizyonlarda kulak yırtan sesleri ve
görülüyor çıplak gözle yere bırakılan ölüm tohumları.
yok ediyor bu tohumlar düştüğü yerdeki canlıları.
Ve bulutlar yükseliyor, gökyüzüne
aydınlatıyor alevler, gecenin karanlığını.
bu alevler, ısıtan, aydınlatan değil;
yakan, toptan yok eden bombaların alevleri.
yüzlercesi iniyor Irak halkının üzerine
öldüren füzeler, yağmur gibi akan mermiler.
vay anam vay.
Parçalanıyor, savruluyor sağa sola bedenler.
korku içinde sağ kalanlar.
Sokulmuşlar çocuklar annelerinin bedenlerine.
izliyorlar füzelerin nereye düşeceğini.
Hele bir bakın gökyüzüne,
belli belirsiz uçuşan cisimlere.
semada uçuşan ve bilinmeyen cisimlerden değil;
uçuyorlar kuşlar gibi.
insan taşımıyorlar bunlar.
yağdırıyorlar bombaları şehirlerin;
evlerin, bitkilerin ve hayvanların
ve insanların
ve kısacası varolan her şeyin üstüne.
Ve Bağdat'a, Musul'a, Kerkük'e, Felluca'ya ve daha nice yerlere;
işgal altında tüm Irak toprakları;
demokrasi getireceğim diyenler tarafından.
Ey insanlar yanıyor Bağdat;
Musul yanıyor.
Yanıyor değerler;
neredesiniz ey insanlar!
Neredesiniz aydınlar,
düşünürler, teknikerler neredesiniz!
7000 yıllık Mezopotamya;
uygarlığın merkezi ve
İnsanlığın insanlaştığı o tarihi kentler;
ateş içerisinde.
yok ediliyor, O büyük insanlık kalıntıları.
Ey insanlar! ; bulutlar yükseliyor Bağdat üzerinde;
bu bulutlar yağmur bulutları değil;
ölüm tarlasının bulutları;
Füze ve bomba bulutları;
yağmur yağdırmaz, bereket sunmaz bunlar.
Üreten, Yaratan, temizleyen,
oksijen sunan bulutlar değil;
Nefes aldırmayan;
Karbondioksit,
Sülfür asit,
siyanür,
arsenik ve zehir taşıyan bulutlar bunlar.
Radyasyon bulunduruyor kimileri.
kimileri parça tesirli,
öldürüyor bunlar değdiği yeri. Vay anam vay!
Ey insanlar neredesiniz;
akıl mı? Yitirildi toptan.
nerede ortak akıl,
nerede medeniyet!
var edilemez mi? insanlığın değerleri ödünsüzce?
şakaya gelir yanı yok.
toptan yok oluşa doğru gidiyor bu dünya.
Kendine gel insanlık.
Ulaş gerçeğe.
Tanı seni ve dünyayı yok etmek isteyen;
o doyumsuz,
o canavar,
o can alıcı kuşu.
ey insanlık düşün ve kendine gel.
o yok etmeden bizi;
varalım gerçek bilince;
kovalım dünyamızdan o ejderahı.
Var edelim güzelliği,
barışı,
dostluğu,
güveni,
sevgiyi
ve bolluğu;
ve bereketi.
sunalım insanlığa gönenci.
yaratalım ellerimizle varsıllığı.
Ve yaşanılır kılalım dünyamızı.
Kovalım insanlığın başından savaşları,
haksızlıkları ve
yoksulluğu
ve açlığı.
Yaşayalım sonsuzca sevgiyi,
en temel değer yapalım paylaşmayı.
Yitirmeyelim umutlarımızı.
ve çalmasın hiçbir güç
geleceğimizi.
Unutma insanlık;
ortak akıl ve
bilinçten geçer, gerçek kurtuluş.
Düşün kendini bul.
Birleştir gücünü.
Yoksa tehlikede tümden geleceğimiz.
Öğren ve bilinçlen artık!
Şakası yok bu işin;
sonu felakettir bu gidişin.
Ey insanlar neredesiniz!
21.04.2005
Kayıt Tarihi : 8.9.2005 16:44:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Süleyman Zaman](https://www.antoloji.com/i/siir/2005/09/08/savaslar-irak-uzerine.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)