Savaş Ve Barış Şiiri - Yetkin Tekin

Nereden de uydum ben, şu Serkan’ın aklına
Hediye ettim kıza, körolası şarkıyı
Vardım ki sonradan da, olayların farkına
Dedim oğlum yandın sen, taşa vurdun baltayı

Sonra arayınca ben, fotoğraf için onu
Anlaşıldı mesele, yedim kızdan fırçayı
İyice kızışınca, lanet olası konu
Dedi gör bakalım sen, bahşettiğin parçayı

Kontörüm bitiyordu, kapattım telefonu
Kapatırken bağırdı, beni arama diye
Üzüldüm kötü bitti, bu konuşmanın sonu
Bu ceza çok ağırdı, zehir oldu hediye

Bin bir türlü mesajlar, yeminler kâr etmedi
Gel de üzülme buna, gel de hadi hayra yor
Çağırsam da ben onu, aşağıya gelmedi
Konuşma benle diyor, başka bir şey demiyor

Gene de haklı tabi, bakmamış öyle bana
Geçilmezdi öteye, dosttan öte huduttu
Büyük hata etmişim, yüreğim yana yana
Bilmiyorum nedendir, bir eşşekliktir tuttu

Ama yeminim büyük, bir daha asla dedim
Bir daha asla öyle, bakmam artık Leman’a
Biliyorum hatamı, ne büyük bir hak yedim
Muhtaç etmesin rabbim, beni derde dermana

Birkaç gün geçti artık, öyle umutsuz, üzgün
Moralim çöktü hepten, salladım ben dersleri
Girmedim sınavlara, bu yüzden doğru düzgün
Dolanıp perişanca, oynamışım halleri

Gene sonra bir akşam, kantine doğru indim
Güya hava almaya, kafamı toplamaya
Hemencik girişte de, Ömer Hoca’mı gördüm
Atanmalar hakkında, başladık konuşmaya

Sabit, ben, Ömer Hoca’m, kantinde konuşurken
Üzüntüden olacak, gözlerim biraz doldu
Ömer Hoca’m farketti, o yüzüme bakarken
Dedi niye üzgünsün, sana birden ne oldu?

Sonra ben tutamadım, aktı gözlerimden yaş
Dedi belli derdin var, gel şöyle içeriye
Anlat bize derdini, nedir sorun arkadaş?
Söyledim çaresizce, benimle küstü diye

Üzülme dedi bana, bakarız çaresine
Ben bir araştırayım, durumu yoklayayım
Uygun bir zamanda da, söylerim kendisine
Asma artık yüzünü, üzülme sen bakayım

Gecesinde görüşmüş, diyor yanaşamadım
Girmedim meseleye, çünkü sinirli Leman
Belki şimdi olmadı, pek de konuşamadım
Sonra konuşurum ben, geçsin birazcık zaman

Tamam, dediğin olsun, biraz daha beklerim
Dedim bilirsin onu, benden iyi tanırsın
Saati saatlere, günü güne eklerim
Sanki geçen bir hafta, on beş yıldır sanırısın

Sonra dediğim gibi, bir hafta gelip çattı
Ömer’e söylemiş o, fotoğrafları istemiş
Ben de bir mesaj çektim, Leman tak telsim hattı
Allah’tan Ömer Hoca’m, konuş istersen demiş

Neyse aradım onu, konuştuk vesileyle
Güzelce anlattım ben, ondan istediğimi
Daha sakindi tabi, anlaştık şöyle böyle
İfade ettim ben de, demek istediğimi

Nihayet Ömer Hoca’m, sayesinde barıştım
Kalktı üzerimden de, sanki üç tonluk bir yük
Kırk yedi dakka sürdü, telefonda yarıştım
Şükürler olsun artık, dedim ki Allah büyük

Sonuç olarak olay, ders oldu Yetkin-i’ye
Barış için bayağı, akıttım kanlı teri
Dedim kafanı artık, takma bu meseleye
İçim rahat olarak, kapattım bu defteri.

12,06,2005/Aydın