Kim olduğumu sormayın bana
Dilimi, dinimi, ırkımı, rengimi bırakın
Savaş görmüş o çocuk benim
Misketleriyle oynayamamış
Misket bombasıyla arkadaşını kaybetmiş
Kanlı ölümler görmüş o çocuk benim
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Çocukların, hele ki savaş görmüş çocukların hakkını nasıl öderiz bilmem... Her ne kadar empati yapsak, (ki empati yoksunu büyüklerin yapacağı empatiden ne olur ki...?)anlayamayız onların çektiğini...Zaten çoğumuzun gözüne perde düşmüş ki çocuklar bu durumda.
Çocuk bizlere verilmiş bir armağan diye düşünüyorum,ama bu armağanı ne kadar hak ediyoruz tartışılır.
Şair yarasını şiirleştirir.Bu ,acıya katlanmanın bir yoludur.
Belli ki kanıyor şairin yüreği, ölen her çocuk için Ahmet ERHAN'ın deyimiyle 'bensiz ölüyor çocuklar 'diye sızım sızım sızlıyor ki düşüvermiş bu şiir ak kağıda. Kağıt utanıp kızarmıştır yazılanlardan da , yerin dibine gitmesi gerekenler duyar mı bilmem...
Keşke yazılmasa böylesi şiirler, çocuklar bir günde büyümese. Tek dertleri misketleri, uçurtmaları olsa...Sevgi içinde analı babalı büyüseler...
Duyarlı yüreğine sağlık kardeşim. Kalemin daim olsun. Selam ile.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta