Geceyi sevdim , o uzak denizleri . Kaçıp gitmeyi usulca , hiç bilmediğim bir yerde gökyüzünü izlemeyi.
Hani olur ya , yalnızlığın anlamsız bir ağlama isteği uyandırır içinde , kendini kimsesiz ve terkedilmiş hissedersin.
İşte ben öyle hissettim.Uzunca bir zaman sigaram ve soğuk duvarlardan başka hiçbir şey yoktu.Çok ağladım, hemde çokça ağladım . Yağmur bile böyle sırılsıklam hissettiremezdi. Sonra sen geldin.
Geceler siyahtı başta , gözlerimi kapattıkça maviye döndü . Gökyüzünde sen vardın , denizde sen
mavinin olduğu her yerde sadece sen vardın.Gözlerin kıyameti koparıyordu içimde.Korktum önce , yine kaçmak istedim
ama baktım ki gittiğim ve gideceğim her yerde sen vardın.Alın yazım .Seni , sana anlatsam kendine aşık olurdun.
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta