Ben sanırdım ki,
Dünyaya gelen her çocuğa,
Bir araba, iki kat, bir yat verirler.
Arabayı, bas gaza sür.
Katın birinde gel yat,
Birini de gel sat.
Yazlığa gelince,
Hiç düşünme
Kışın
Kara bırak.
Yazın da
Git yat.
Paran bitinceye kadar,
Ye iç gez dolaş,
Dünyanın
Anasını sat.
Yetmedi paran,
Babasını da
Sat.
İstediğin her şeyi yap
Kalmasın gözün.
İstediğin
Elbiseyi
Git al.
Hoşuna gidiyorsa
Giydiğin elbise,
İster kazak,
İster fanila olsun.
Üstüne de
İster
Gömlek giy,
İster,
Süveter,
İster kazak.
Giy.
Bilseydim
Dünyanın sonunun böyle olacağını,
Cimrilik yapmazdım.
Boğazımı sıkmasın diye
Gömlek giyip
Kravat takmazdım.
Takım elbiseye merak sarmazdım.
Babamı sıkıştırıp
Zorla takım elbise aldırmazdım.
Hiç kimseye özenip
Hava atmak için
Peşi sıra koşup gitmezdim.
Azrail’ e hiç kızmazdım.
Deli gibi,
Kefen giyip
Toprak mezara gitmezdim.
Gitsem bile
Yanımda kopya götürürdüm.
Meleklere
Yanlış cevap verip
Cehenneme gitmezdim.
Nasıl olsa
Dünyada
Her şeyin bir çözümü var.
Orada
Neden olmasın.
Orada bir dünya,
Bir mekân, değil mi?
Gitmeden önce
Ya atardım,
Bir mesaj,
Ya açardım
Bir telefon.
Parayla değil mi?
Alırdım bir randevu.
Derdim, Azrail’e
Gelmeden önce haber ver.
Vereyim sana
Dünyanın tapusunu.
Beni rahat bırak
Satayım
Dünyanın anasını.
Ben melek değilim ki
Günahsız olayım.
Gökte uçan kuşu tutayım.
Pis değilim ki,
Sinek yutayım.
Şeytan değilim ki,
Öfkemle her yeri
Yakıp yıkayım.
Sanatçı
Ya da
Ulu
Değilim ki,
Zirveye çıkıp
Taht kurayım.
Yarısı gündüz, yarısı gece olan
Şu iki günlük dünyada
Azıcık aklıyla
Az okuyup, çok yazarak,
Doğrusu az, yanlışı çok olan
Ona, buna laf atıp çatarak
Yaşayan birisiyim.
Hiçbir şeyine doymadığım
Şu yalan dünyada yaşarken,
Birkaç kişiyi kandırıp yaşasam
Ne çıkar.
Ya da hiç tanımadığım
Birkaç kişi tarafından kandırılıp yaşasam ne çıkar.
Bu yaşa kadar
Olmamışsam bir adam,
Bu yaştan sonra olsam
Şair, yazar ne çıkar.
Olmasam ne çıkar.
Zaten gelmişim hayatın sonuna
Şimdiye kadar olmamışsam,
İyi bir insan,
İyi bir adam
İşte o zaman
Benden odundan başka hiçbir şey olmaz.
Kesip biçip şekil vermeye
Hiç gerek yok.
Bu kadar kötü ve kirli bir dünyada
Daha fazla yaşamak niye
Yetmiyor mu?
Bu kadar pisliğe battığım.
Bu Azrail’le pazarlık yapmak niye
Ne yararı olur ki,
Benim gibi cahilin birine…
Üstelik
Ben bir insanım.
Param olsa
Koyacak kasam yok.
Kasam olsa
Aklım yok ki,
Doğru değerlendirip
Doğru harcayayım.
Aklım olsa
Uykum kaçar
Yastığım taş olur.
Hem param yok diyorsun
Hem dert edip
Çok düşünüyorsun.
Çok düşünüp
Yorma kafanı
Sat,
Dünyanın anasını
Kur saltanatını
Tıka basa ye iç
Bak keyfine.
Sana ne ondan, bundan
Ne ağrıtırsın başını.
Bre sersem.
Tanrı bile
Düşünmezken
Yarattıklarını senin kadar
Sana ne oluyor.
Bre sersem.
Bu kadar kaygı
Bu kadar çok telaş
Sat
Dünyanın anasını
Tıka basa
Ye iç.
Bak keyfine.
Bu yaştan sonra
Azrail’le pazarlık etmek
Senin ne haddine
Senin derdin
Toprağa girip yatmak mı?
Yoksa
Ateş dolu
Tandırda yanmak mı?
Tanrı bile
Yarattığı kulunu
Senin kadar düşünmez.
Sana ne oluyor
Bre sersem
Küçücük aklınla
Tanrıyla büyük oyun oynuyorsun.
Başın büyük derde girecek bilmiyor musun?
Senin niyetin
Dünyada insan olup yaşamak mı?
Yoksa
Kör kütük sarhoş olup
Şeytan olup
Azmak mı?
Hadi gerisini
Birazda
Sen düşün…
Belki
Olursun sonunda
Sen de
Bir adam…
O zaman neden düşünmezsin
Biraz daha
Bre sersem…
23.12.2011
Cahit KARAÇ
Kayıt Tarihi : 23.12.2011 15:47:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!