Şarkılardan Şiir Yazdım Sana

Yıldızların altında ayrılmış,
Gökyüzünde yalnız gezen yıldızlardan biri olmuştun,
Ve ben o gece bütün meyhanelerini dolaştım İstanbul’un,
İnleyen nağmeler sararken ruhumu,
Kadehler paramparça yerlerdeydi,
Elveda meyhaneci kalamıyorum derken,
Avuçlarımda bir damla gözyaşı vardı,
Hatırla sevgilim beni hatırla derken göz yaşlarımdaydın,
Batsın bu dünya nidalarıyla isyan ederken sensizliğe,
Yine de bir duam vardı tanrıdan,
Kırsın diye gönlünün zincirlerini,
Herkes Heybelide mehtaba çıkarken,
Bense ellerinin ellerimde olduğu,
O ağacın altını hatırlıyordum,
Dertler derya olup taşarken yüreğimde,
Neredesin ay yüzlüm diye ağlıyordum...
Kimileri bir ilkbahar sabahı güneşle uyanıp kırlara açılırken,
Ben gönlümde sonbaharı yaşıyordum.
Dertleri zevk edindim sayende,
Sakın aklından bile geçmesin seni unuturum diye,
Can bedenden çıkmadıkça seni seveceğim,
Çünkü zehirim de panzehirimde sensin...

Canım dedim sana, canımı aldın,
Artık ne duamsın ne de bedduam desem de yalan,
Seni sevmekten kim usanır ki, sana doyum olmaz,
Gül dökerim yollarına,
Senede bir gün dönecek olsan
Sen bensiz, ben sensiz bu dünya bomboş,
Koca bir yalan,
Şu göğsüm yırtılıp bir baksan
Neler neler göreceksin....

Bak yine sazlar çalınıyor Çamlıcanın bahçelerinde,
Ama gel gör ki, sayende gül hazin bülbül perişan,
Artık ağlamaya da korkuyorum,
Düşeceksin sanıyorum göz yaşlarımla birlikte,
Batan her gün kana benziyor ve yıllar yağıyor saçlarıma,
Neyleyim ki bir kere aldandım çocuksu mahzun yüzüne...

Kader diyemezsin sen kendin ettin
Sonsuz bir sevgiyi katlettin,
Nasıl geçti habersiz o güzelim yıllarım hiç bilemedim,
Çile mi hasret mi adını sen her ne koyarsan koy
Gülüm hasretinden prangalar eskittim

Bir gün kavuşacağız hayaliyle,
Kıskandım seni kalbimden bile
Yürüdüm dikenlerin üzerinde,
Nisan yağmurlarında ıslandım,
Durdurun dünyayı diye bağırdım,
Belki sende bende masum değildik
Fikrimin ince gülü,
Beni ya anlamadın ya da anlayamadın,
Her gün isyanım var sayende kadere...

Bu ne sevgi ah bu ne ıstırap
Ne olur dön artık ne sensiz ne de onursuz olmasın aşk
İtirazım var kaderin böylesine,
Prangalar geçmiş hayallerime,
Yıldızlar bile kayamıyor iznin olmadan gözlerimden
Sensiz, yaralıyım dertliyim divaneyim,
Yuvasız kuşlar gibi avareyim,
Sen yoksan eğer, dünya benim olsa neyleyim,
Hala da anlamadınsa,
Öğren artık ben sana kelepçeliyim...

İki büyük nimetim vardı,
Bir anam diğeri sen,
Karaymış bahtım kara,
Kaybettim her ikinizi birden,
Özlediğim iki vazgeçilmez sevdam
Gel gör ki kara sevda yazılmıyor kağıda,
Şimdi duyar mısın feryadımı,
İsmin her an dilimde,
Bilmem çınlıyor mu kulakların,
Ve papatyalar solarken ben gidiyorum gündüz gece...

Gittiğin o yerlerde bir tanrıyı bir de beni sakın unutma
Çünkü unutamadım seni ben hala,
Şarkılardan şiir yazdım,
Neyleyim kavuşamazsam sana,
Toprak alsın muradımı,
Gerisi yazısız pulsuz dilekçemle mevlama...

14 - 07 - 2007