Şarkılar Şiiri - Yorumlar

Oğuz Atay
10

ŞİİR


74

TAKİPÇİ

Şarkılar

When I was a little child,
Bir yokluktu Ankara.
Apres moi dull and wild
Town ne oldu, que sera?

Tamamını Oku
  • Burhan Yıldız
    Burhan Yıldız 11.07.2010 - 17:38

    böyle bir kitabın yazılabildiğine hala inanamıyorum

    Cevap Yaz
  • Burhan Yıldız
    Burhan Yıldız 11.07.2010 - 17:38

    böyle bir kitabın yazılabildiğine hala inanamıyorum

    Cevap Yaz
  • Mey Ziyade
    Mey Ziyade 04.08.2009 - 16:18

    hadi hepsini okuduğuma inanmayı bırak..bu kadar uzun bir şeyi şairin/yazarın okutabildiğine -bir seferde!- inanamıyorum...

    bi an 'selim ışık' oldum bile sandım.. :S

    Cevap Yaz
  • Selcen Koçel
    Selcen Koçel 19.08.2007 - 01:36


    Altını üstünü çize çize dudaklarımı boyadığım şarkılar..

    Tutacaksan tut beni ellerim:

    'Ben başlamassam, ancak durdurulabilirim'.
    'Nasıl ezberlenir Allahım
    Arapça dua eden insanın Latince kemikleri?'
    'Doğduğu günden beri kalbinde bir delik,
    Almak için bütün sızıları içine
    Her zaman utanmıştır başkaları yerine'

    İçimde Selimler ölür ölür dirilir...
    Etraftaki Selimler biyolojiktir: doğar, büyür, ölür ve yine dirilecektir!..


    Cevap Yaz
  • Ozcan Muharrem
    Ozcan Muharrem 26.03.2007 - 13:54

    Neredeyse ezberler kıvamına geldiğim kitabın en can alıcı kısımlarından.. Selim Işık ve hayata tutunamayışı..Baştacı edilecek kitabın özeti..

    Cevap Yaz
  • Sude Son
    Sude Son 17.03.2004 - 23:29

    'Garip Yaratiklar ansiklopedisinden;

    Tutunamayan(Disconnectus Erectus):

    Beceriksiz ve korkak bir hayvandir.Insan boyunda olanlari bile vardir.Yalniz penceleri ve ozellikle tirnaklari cok zayiftir. Dik arazide, yokus yukari hic tutunamaz. Yokus asagi, kayarak iner.(Bu arada sik sik duser.)Tuyleri yok denecek kadar azdir.Gozleri cok buyuk olmakla birlikte, gorme duygusu zayiftir.Bu nedenle tehlikeyi uzaktan goremez. Erkekleri, yalniz biralildigi zaman acikli sesler cikarirlar. Disilerini de ayni sesle cagirirlar. Genellikle baska hayvanlarin yuvalarinda(onlar dayabildikleri surece) barinirlar.Ya da terkedilmis yuvalarda yasarlar. Belirli bir aile duzenleri yoktur.Dogumdan sonra ana, baba ve yavrulari ayri yerlere giderler.Toplu olarak yasamayi da bilmezler ve dis tehlikelere karsi birlestikleri gorulmemistir. Belirli beslenme duzenleri de yoktur.Baska hayvanlarla birlikte yasarken onlarin getirdikleri yiyeceklerle gecinirler.Kandi baslarina kaldiklari zaman genellikle yemek yemegi unuturlar. Butun huylari taklit esasina dayandigi icin, baska hayvanlarin yemek yedigini gormezlerse, aciktiklarini anlamazlar.(Bu sirada cok zayif dustukleri icin avlanmalari tavsiye edilmez.) Icguduleri tam gelismemistir. Kendilerini korumayi bilmezler.Fakat - gene taklitcilikleri nedeniyle- baska hayvanlarin dovusmesine ozenerek kavgaya girdikleri olur.Simdiye kadar hicbir tutunamayanin bir kavgada baska bir hayvani yendigi gorulmemistir.Bunula birlikte hafizalari da zayif oldugu icin, sik sik kavga ettikleri, bazi tabiat bilginlerince gozlenmistir.(Ayni bilginler, kavgaci tutunamayanlarin sayisinin gittikce azaldigini soylemektedirler.) Din kitaplari, bu hayvanlari yemegi yasaklamissa da , gizli olarak avlanmakta ve etlerikacak olarak satilmaktadir. Tutunamayanlari avlamak cok kolaydir. Anlayisli bakislarla suzerseniz, hemen yaklasirlar size. Ondan sonra tutup oldurmek isten bile degildir.Insanlara zarali bazi mikroplar tasidiklari tespit edildiginden, Belediye Saglik Mudurlugu de tutunamayan kesimini yasak etmistir. Yemekten sonra insanlarda gorulen durgunluk, hafif sikinti, sebebi bilinmeyen vicdan azabi ve hic yoktan kendini suclama gibi duygulara sebep olduklari, hekimlerce ileri surulmektedir.Fakat ayni hekimler, tutunamayanlarin bu mikroplari, kasaplik hayvalara da bulastirdiklarini ve bu sikintidan kurtulmanin ancak et yemekten vazgecmekle saglanabilecegini soylemektedirler. Hayvan terbiyecileri de tutunamayanlarla uzun sure ugrasmis ve bunlari sirklerde calistirmak istemislerdir.Fakat bu hayvanlarin, beceriksizlikleri nedeniyle hicbir huner ogrenemediklerini gorunce vazgecmislerdir. Ayrica birkac sirkte halkin karsisina cikartilan tutunamayanlar, onlari guldurmek yerine mahzun etmislerdir.(Halk giselere saldirarak parasini geri istemistir.) Filden sonra, din duygusu en kuvvetli olan hayvan olarak bilinir.Oldukten sonra cennete gidecegi bazi yazarlarca ileri surulmektedir.Fakat toplu, ya da tek gittikleri her yerde hadise cikardiklari icin, bunun pek mumkun olmayacagi sanilmaktadir. Baslari daima one egik gezindikleri icin, cesitli engellere takilirlar ve her taraflari yara bere icinde kalir. Onlari bu durumda goren bazi yufka yurekli insanlar, tutunamayanlari ev hayvani olarak beslemeyi de denemislerdir.Fakat insanlar arasinda barinmalari -ev duzenine uymamalari nedeniyle- cok zor olmaktadir. Beklenmedik zamanlarda sahiplerine saldirmakta ve evden kovulunca da bir turlu gitmeyi bilmemektedirler. Evin kapisinda gunlerce , acikli sesleriyle bagirarak ev sahibini canindan bezdirmektedirler. (Bir keresinde, ev sahibi dayanamayip kacmissa da , tutunamayan, sahibini kovalayarak, gittigi yerde de ona rahat vermemistir.) Sehirlere yakin yerlerde yasadiklari icin, onlari sehrin icinde , citle cevrili ve yalniz tutunamayanlara mahsus bir parkta oturarak, sayilarinin azalmasini onlemeyi dusunmenin zamani artik gelmistir.'

    Oguz Atay-Tutunamayanlar

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 36 tane yorum bulunmakta