Sarılmaya Talip Ol Şiiri - Uğur Musab Şahin

Saldırmaya değil, sarılmaya talip ol.
Ancak o zaman cennete dem, uzanır yol.
Geçmiş kayıplar, geleceğe umut olur.
“Her düşüşün bir hikmet var” deyip doğrul.
Yarın bizim için, belki hayır belki şer.
Bu vesveselerle, bir ömür yaşar beşer.
Gün su gibi akar, haftalar, aylar, yıllar
Gökten bir bir düşerler kayarken yıldızlar
Ruhum ten kafesimde Azrail’i bekler,
Korkusu ölüm değildir, şeytandan ürker.
2010

Kart horoz çöplüğünde, kart tavuğa aittir.
O kart tavuk öldüğünde, piliçlere taliptir?
Kimse zirveleri, eli cebinde göremez.
Omuzlarda çıkanlar, domuzları bilemez.
Bugün kandil; alem-i İslam’a dua edin,
Birer Yasin-i şerif okuyup, öyle gidin.
2010

Bizimle oynamayın,
Oylarımız size basamak.
Bizim niyetimiz bellidir,
İnsanca, özgürce yaşamak.
Vatan hainleriyle saf tutanlar,
Bu milleti saf sanmasın.
Bir kaç cılız, biçare alkışlara,
Ve bir kalkışa kanmasın.
Aba altından sopa göstermek,
Artık mazide kaldı.
Sırdaşa, kardaşa sırt dönenler
Bire beş, beşe on aldı.
Okyanus ötesine güvenme,
Güven dağlarına kar yağmasın.
Meydanı boş sanmayın,
Basiretiniz bağlanmasın.
2021

Adaletsizlikte ve ihanette
Hemfikir olunmaz.
Şeriatın kestiği bir parmağın da,
Diyeti sorulmaz.
Bir doğru onca yanlıştan,
Daha akılcı ve güçlüdür.
Yanlışta var gücüyle ısrar etmek,
Şakadan bile daha gülünçtür.
2021

Gençlik ölümü kovalayıştır, yaşlılık kaçış.
Hayat maratonu bu, zamana karşı yarış.
Tekliyor motor her yanı küf, her yanı pas
Hani akıl mihengi, itikadı ölçen kumpas
Dün taze yapraktın, bu gün kupkuru dal
Musallaya demirlemiş, bekliyor sandal.
Beynimi değil, ruhumu kemirir bu sancı
Beni o kadar aştı ki, bulandırdı inancı.
Dün ilahi aşka, bugün yeşil bir bereye
Beni tutsak etti, şimdi nereden nereye.
Unutulmak için, unutmak değil niyetim
Unutmamak için, unutulmamak vasiyetim.
Lakin beni çileden çıkarır, bu dik yokuş
Gayesiz değil yaşam, zannedilen yok oluş.
Sarı, siyah, beyaz ne fark eder, renkle kıl
Hangi millet olursa olsun, üstün olan akıl.
Öfke ve nefret sözdedir, merhamet yürekte
Ateş fırında da olsa, ekmek aynı kürekte
“Ar” eden “kar” edermiş, “zenginim” de geç
Nice bilinmezlerde saklıdır, bilinen gerçek.
Al abdesti kıl namazı, bırak malda çoğu azı.
Yarın salan verilir, hoca kıldırmadan namazı.
2004

Geçmedi, haçlının kuyruk acısı, karın ağrısı.
Ne Mezopotamya kini, ne de İstanbul sancısı.
Tiyatronun son perdesi bu, piyonları sahnede
Uyuyanlar uyandı, körler hep kör aynı hanede
Bahane kurdun bahanesi, kuzu suyu bulandırdı
Kuzular koç oldu; kurdu da, çobanı da kandırdı.
Ne bizde çelik yelek, ne onlarda çelik yürek var
Onların elleri kanlıdır, bizim dilimizde dualar.
2021

Konuştuklarımı, duymazdan geldiğinde sen.
Senden ricam, sustuğum zaman duya bilmen.
Duymak istemez sağır, görmek istemez kör.
Ne kadir kıymet bilir, ne taktir eder nankör.
İhanette özür, ihanetten daha yüzsüzlüktür
Kadına şiddet, o erkekte bir ölçüsüzlüktür.
2020

“Eşeğimin semeri altından, bin akçe eder”.
“Aldım gitti, eşek kalsın bana semeri ver”.
Bu semeri satarsam, parası bir at alır.
“Atın heybesi hediyem olsun, at bana kalır.
2021

Virüs, klonlama, üst akıl, yapay zeka ve aşı
Küresel ısınma, GDO, soğuk savaş işin başı.
Toplu ölümler, ozon tabakası, doğal afetler
Her gün kopuyor, küçük büyük kıyametler.
2021

“Yolu doğru olanın yükü ağır olur” derler.
Sessizler, sesli düşünceleri sahiplenirler.
“Yüreğini açsan da, sırrını açma” derim
Güzel olanı değil, özel olanı severim.
Cesaretle yaşamayanlar, esarette ölürler
Dostu olmayanlar, herkesi dost görürler.
“Unutmak, hatırlamaktan zordur” derler
Korkakların, bahanesi hazırdır beyler.
Başarı taklit edilir, ama taktir edilmez.
Dudağını bükeni, kimse mutlu edemez.
Haline bakıp, herkesi sanma bahtiyar.
Gözleri kuru ise, yüreğinde yaşlar var.
Suçlamak, anlatmaktan daha kolay gelir
Kurdun huyu değişmez ki, tüyü değişir.
2005