Sarıl Şiiri - Demir Zengin

Demir Zengin
122

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Sarıl

Anlayamıyorum...

Cevabı yok aklımdaki hiç bir sorunun ...
Belkide anlayamamak en iyi çözümdür çözümsüzlüklere...

Durgun bir suda kuruttum kendimi önce
Önce ilk kendime sarıldım
Bu ilk kahrolmuşumluğum değil...

Iyiyim desem inanacak misin?
En başta kendime göstereceğim
Bedenimde izler ve ruhumda onca yara
Kimsenin canını acıtmadan,yollar toz duman...

Saç tokaların düşmüş,dağınık yerlerde
Saçların çırılçıplak ortada kalmış
O şirin kız çocuğunu saklandığı yerden çıkar
Kiyamadan sevip kokla,lavanta kokusunda gizli olan tenini
Sarıl kendine,sarıl içindeki masum çocuğa...

Kağıttan gemilerimi denizlere saldım,
Haliyle pek ilerleyemedim...
Kuşlar yerine beni vursunlar istedim
Konuştum hayalinle tüm gece
karşıma alıp
Canım içimde tükendi, gözlerim yuvalarında çürüdü
Bir volkan olsan da,sarıl bana

Gül kokulu sıcak dokunuşları vardır ayrılık sabahlarının
Işıklı göz bebeklerimiz gecelere dokunuyor
Dudak uçlarımız çalı çirpiya çarpıyor sevdanın sarp yokuşlarda
Sol bağrım akreple yelkovan arasında sıkışıyor
Bir yerde ikinci mevsimini yaşıyor kalbim sana dair
Gönlüm kanatlanıp yüreğine uçuyor
Sarıl ve anla beni...

Avuttum kendimi mavi parıltılı düşlerde
Ne uykudan ne de hayattan uyanabildim
Yuvarlak köşelerde biriktirdim sevinçlerimi
Bir artı bir yalnızlığa eşitti...
Kör bir bozkırda sisler içinde yürüyorum
Bütün yolcuları erken inmiş bu trenin
''Mutlu aşk yoktur'' diyor fransız şair
Herşey için geç değil,sen bari sarıl bana

Demir Zengin
Kayıt Tarihi : 12.10.2017 17:55:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Demir Zengin