Sarıkız Parkı Şiiri - Ali Koç Elegeçmez

Ali Koç Elegeçmez
875

ŞİİR


10

TAKİPÇİ

Sarıkız Parkı

..Sarıkız Deresi’nin Ferhat Ağa Köprüsü’yle
birleştiği yerin üç yüz metre kadar ilerisinde
Bendis AVM nin arkayan karşısında, Keşan-
Gelibolu Yolu üzerinde yapılan Yeni Devlet
Hastanesi, 29.haziran.2018 günü saat 17’-
den itibaren hizmet vermeye başladı..
Keşan girişindeki Özel Keşan Hastanesi
ve Keşan çıkışında yeni yapılan bu Devlet
Hastanesi ile Keşan, sağlık hizmeti açısın-
dan ileriye doğru bir adım daha atmış oldu..
..Bu yeni hastane ile Sarıkız Deresi Mevkii
olarak bilinen ve Sarkız Evleri’nin de bulun
duğu Keşan’ın bu şirin köşesi ,bindallılı el-
bisesinden sıyrılmış alımlı bir köylü kızı
gibi, herkesin dikkatini çekmeye başladı..
Gönül ; bu hastanenin çevresindeki uygun
bir alanda ve de Sarıkız Deresi’nin başla
dığı tepedeki taş ocaklarının yanındaki boş
alanların birinde , Keşan eşrafından sayın
Cevat Kaya Ağabey’in de bir sohbet sıra-
sında dile getirdiği gibi, güzel bir parkın ol-
masını ve bu parkın ,Sarıkız Deresi boyun-
ca , Ferhat Ağa Köprüsü’ne kadar uzanan
geniş bir alanı kapsamasını arzu eder…
.Bunun için, halen faaliyette olan Karayolla
rı’na ait tesislerinin buradan kaldırılmasıyla oluşturulacak olan sayfiye alanı, bu bölgeyi
cennetten bir köşe haline getirecek ,Keşan’ın
değerine ayrı bir değer katacaktır..
..Ancak bu sayfiye yeri ,Gemici Cennet Parkı yanındaki Keşan Deresi gibi dizayn edilmiş
ve Ferhat Ağa Köprüsü’ne kadar uzanan
Sarıkız’ın Saçları gibi upuzun bir sayfiye
alanı olmalı..
Gönül arzu eder ki; DSİ ve ilgili birimler,Gemi
ci Cennet Parkı yanındaki Keşan Deresi’nin
sırtına geçirdiği taş manto gibi bir mantoyu ,
Sarıkız Deresi’nin bol çiçekli bindallısının üs
tüne giydirsin.
..Ve yapılacak olan parkın içinde kocaman
bir havuz kondursun..Keşan Ovası’nı tepeden
seyreden bu havuzlu park ,Sarıkız’ın Suyu’yla
dolup dolup boşalsın..(mümkünse)
Sarıkız Deresi’nin üstünde, Taş Ocakları ya
nındaki bu parkın uygun bir yerine “Değirmen
Kırı”nı anımsatmak için bir yel değirmeni ma
keti yapılsın....Bir başka köşesine , eskiden
buraya yakın yerde var olan“ sığır toplanma
yeri”ni anmak için, bir-iki sığır heykeli konsun...
...Zaten çevrede bulunan çamlarla birlikte ,bu-
lutlara doğru yükselen çınarlar, söğütler, servi
ler , akasyalar, ahlat ,dut ve badem ağaçları
bu havuzlu parkı çepeçevre kuşatsın..
…Parkın bir kenarında Atatürk heykeli , diğer
yanında , karşıdan karşıya uzanan bir halat
üzerinde dizili Türk Bayrakları , Saros Körfezi’ne
ve Gelibolu’ya doğru :“Bastığın yerleri toprak
diyerek geçme tanı /Düşün altında binlerce ke
fensiz yatanı der gibi dalgalansın.
..Anneler-babalar, dedeler-nineler, kadınlar-kız
lar, torunlar istedikleri zaman bu parkın bankla
rında otursun.
..Kimi, oturduğu kanapede, elindeki örgüyü örer
ken, kimi de havuzdan fışkıran su sesini dinle-
yerek , bu havuzun berrak suyunda balık olsun!
..Parkta oturanların başında , yirmi dakikada bir
“ne içersiniz?” diye soran çayçılar olmasın.
..İsteyen, çayını canı istediği zaman söylesin,.i
steyen içmesin.....İsteyen çayını kendi getirsin..
Yani bu park hürriyet parkı olsun..
.Park, Gemici Cennet Parkı’na benzesin ama ,
metal korkulukla çevrili havuzun etrafında ge-
zinen ve fışkıran fıskiye suyundan su içen gü-
vercinleri de bulunsun..
Bu güvercinler, önlerine atılan buğday tanelerini tıktıklarken mutluluk şarkıları mırıldansın..
…Parka giren , kendi bahçesine girmişçesine
özgür olsun..
Banklarda oturan yaşlılar, gençler,kadınlar, er
kekler, çocuklar, ayakları dibinde gezinen güver
cinlere ,avuç avuç yem serpsin..
..Havuzun çevresinde gezinip duran ya da maşu
ğunu gagalayarak kovalayan , boyunlarındaki
yeşil gerdanlığa benzeyen renkli tüylerle kaplı
obezite güvercinlerin sevimli hali,havuzdan sıç
rayan su damlaları gibi oturanların yüreğini se-
rinletsin..
..Demir parmaklıklar üzerine konarak, fışkıran
havuz suyunda serinleyen ve kendilerini kova-
layan yaramaz çocuklara yakalanacağı korku-s
uyla havalanan güvercinlerin oluşturduğu man
zara , fotoğrafçıların, deklanşörlerine basmala-
rına neden olsun.
.Bu parkın adı ister Özgürlük parkı, ister Has-
tane Parkı,ister Keşan Parkı , ister SARIKIZ
PARKI olsun…
Ama parkta oturanlar; yeni hastaneye , Bendis AVM’ne,Saros Körfezi’nin tatil köyleri Enez’e ,
Yayla’ya, Erikli’ye, Gülçavuşa,Gökçetepe"ye,
Adilhan"a,Sazlıdere"ye,Güneyli'ye,Gelibolu’ya
vs. gidip-gelen araçlara ve Kadıköy Barajı ile Hamzadere Barajı’nın suladığı çeltik alanlarına kuşbakışı bakışlarla baka baka çaylarını yudum
lasın..
Parkın arka tarafından geçip BEL KOOP EV-
LERİ’ne doğru uzanan Atatürk Bulvarı üzerin-
deki evlerin bahçesinden yola sarkan Hatmi Çiçekleri’ne, rengarenk güllere,beyaz ve pembe Zakkum Çiçekleri’ne , mor renkli Deve Dikenleri’
ne selam vere vere, kocaman çınarlar altında
tur atan,sabah sporu yapan mutlu insanlar, bu-
ralara neşe saçsın..
..Gönlümdeki park ; Keşanlıların ,asırlardan beri
mis gibi çiçek ,çam ,kekiik, çimen kokan bahar
günlerini karşılayıp,hıdrellezi kutladıkları ,yem-
yeşil çimenler üzerinde peşkir açıp yemek ye-
diklerii, Sarıkız Çeşmeleri’nden su alırlarken, bu çeşmeleri yaptıranlara ve Sarıkız’a dua ettikleri,
burada otlayan koyunların sesini , Sarıkız Dere
si’nin incecik nâmelerini dinledikleri ve parkın bulunduğu tepeden güneşin batışını izledikleri
bir yer olsun…
…Ve bu sayfiye yeri,Sarıkız Çeşmeleri’nin üstün
deki kocaman dut ağacının bulunduğu bölgeden başlayıp, karayollarına ait taş kırma makinelerinin bulunduğu yeri de içine alacak şekilde Sarıkız Deresi’nin yatağı boyunca , Ferhat Ağa Köprü-
sü’ne kadar uzanan geniş bir alanı kaplasın..
..Yeni Keşan Hastanesi , Bendis AVM ,Sarıkız
Evleri, DSİ Binaları ile birlikte ,Enez-Erikli-Yayla-Danişment-Gelibolu tatil beldeleri’ne giden yol güzergahında bulunan Keşan"ın bu şirin köşesi-
ne, böyle bir park, böyle bir sayfiye yeri
ne güzel yakışır değil mi?....................
*

Ali Koç Elegeçmez
Kayıt Tarihi : 1.7.2018 23:30:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


..Keşan'daki Sarıkız Deresi'nin bulunduğu yerde, Keşan İnsanı'nın belleğinde silik bir izi kalmış olan , pek önemsenmeyen Sarıkız adlı bir kıza ait silik öyküyü, 1990 lı yılların başında " Sarıkız Söylencesi" adıyla sekiz günlük bir tefrika halinde yayınlayarak gündeme getirdiğim ve burada mezarı bulunduğuna inanılan bu Sarıkız'ı ve az sayıda insanın katılımıyla olsa da, her sene davullu-zurnalı , gelinli-damatlı Hıdrellez Kutlamaları'nın yapıldığı ve 2000 li yılların başlarında yapılaşmaya açılan ve Bel-Koop Evleri'nin yapılmasıyla ile hızla gelişmeye başlayan,1960 lı yılların başına kadar ,Yukarı Zaferiye Mahalle Sığırları'nın toplanma alanı olan; buğday harmanları'nın , soğan tarlalarının bol olduğu Cumhuriyet Caddesi'nin geçtiği bu bölgeyi daha da yaşanılabilir, turistik bir alan haline getirebiliriz düşüncesiyle yazdım......ve bunun başarılacağına inanıyorum.. benim de silik bir hatırası olan ve 1951960 li yıllarda şarıl şarıl akan suyu bulunan Sarıkız Deresi'nin

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!