Gündüzün karanlıkta kaybolduğu
Issız Sarıkamış gecelerine bürünüp
Sana ulaşan yolların girdabında
Bir yığın anıyı canlandırıp
Ben yaşıyor muyum diye
Soruyorum aynalara.
Burada
Soğuk ve gurbet
Özdeşleşmişler sanki
El pençe dikilmişler karşıma
Gece yokuşu gibi.
Şimdi;
Kalbimin soluğu kesilmiş gibiyim
Allahaısmarladık derken
Kendini tutamayıp ağlayan
Annemin sımsıcak gözyaşlarında ısıtıyorum ruhumu,
Burada nefesi kesilmiş canlılar gördüm
Heykelleşmiş gibiydiler karşımda
Ağaçların kanı canı kurumuş
Uzun bir yüzyıla kuşanmışlar sanki
İçimden bir ses diyor ki
Ansızın uzanıp tutuver güneşin perçeminden
Ama yine de sen güneşi boş ver
Sımsıcak bakışlarınla ısıtıver
Buz kırağı olmuş yüreğimi.
Ben buralarda buzul çağının adamı olmuşum
Hal bu ki ben meltemlerin çocuğuyum kızım.
Ey...! Güneş yüzlü meleğim
Katlanacak gücüm kalmadı artık
Ne olur, sar beni hasretin güçlü kollarına
Ama sen sakın üzülüp ağlama
Ben tüm sevenler adına
Yinede aşkı düşünebiliyorum
Bu yaşanmaz soğuk gurbet akşamlarında.
Şehir Palas Oteli - Sarıkamış -1985
İbrahim YılmazKayıt Tarihi : 11.3.2007 18:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Tebrikler,saygılar..
heykelleşmiş gibiydiler karşımda
ağaçların kanı canı kurumuş
uzun bir yüzyıla kuşanmışlar sanki
içimden bir ses diyor ki
ansızın uzanıp tutuver güneşin peçeminden
ama yinede sen güneşi boş ver
sımsıcak bakışlarınla ısıtıver
HARIKAYDI ibrahim abiiii. tebrikler...
TÜM YORUMLAR (2)