Sarıkamış Destanı Şiiri - Yorumlar

Sevim Yakıcı
17 Ekim... / Mavisine Siyah Düştü Gecelerimin.
85

ŞİİR


22

TAKİPÇİ

SARIKAMIŞ KAR ALTINDA



SARIKAMIS'I BILIR MISINIZ?
Muzaffer Tasyürek
Tarihimiz ihtisamli zaferler kadar facialarla da dolu. Zaferlerimizle övündügümüz kadar, yasadigimiz hezimetlerden de dersler çikarmak zorundayiz. Bunu yapmadigimiz sürece tarih bizim için ne ölçüde anlamli olabilir?

Tamamını Oku
  • Seyfeddin Karahocagil
    Seyfeddin Karahocagil 22.01.2013 - 00:13

    Sarıkamış Diyince Vücudum diken diken olur. Çünküdestanın bir ferdi olan. Merhum Arnavut Abdullah Çavuşla dört yıl Oltunun Aşağı Terpünk (Aşağı Çamlı) Köyünde beraber kaldık.Bu Mübarek insen 'Gazi Abdullah Çavuş' Balkan şavaşıyla 1912 de başlamış, Hatta 1908 lerde Dğduğu memleketi İskece de Gümülcina da başlamış Si,lahlı mücadeleye. Savaş bitinceye kadar 1922 ye kadar silahı elinden bırakmamış. Onlarca yara almış bir kahraman zattı. Ve tam ayaklı tarihti.Allahüekberi Aşabilen birkaçyüz kahramandan biri.Ondan dinlemiştim Anlatırken o günleri yeniden yaşardı. Allah rahmet eyleye.Şimdi sizin o duygulu kaleminizdende okuyunca fazlasıyla etkilendim. Rabbim sizden razı olsun.

    Muhterem Bacım:
    İki yıl içerisinde öyle şeyler geçti ki başımızdan Şikâyet olmasın Rabbimize. Şiirle gereği kadar ilgilenemedik. Sizi ancak zaman zaman telefonla arayabildim.
    Hanım bir ağır ameliyat geçirdi. Şükür o iyileşti.Ağabeyim Uzun bir rahatsızlık neticesi Sizlere ömür vefat etti.Daha onun acısıyla meşgulken ben bir kalp krizi geçirdim. Şükür şimdilik iyiyim. Allah imandan, Kurandan ayırmasın ahir ve akibetimizi hayreylesin.Sizlere rabbim Hayırlı ve sağlıklı uzun ömürler versin. Tekrar selam ve dua ile geceniz hayırlı olsun.

    Cevap Yaz
  • Nuray Ülker
    Nuray Ülker 17.01.2008 - 12:54

    Paşa emir vermiş
    Aşılmaz dağlara
    Yiğitleri göndermiş
    Aldırmadan koca kara
    Ayaklar yorgun, çıplak
    Kara kışa sürülmüş yiğitler
    Buzdan biçilmiş yatak
    Ah, Sarıkamış geçit ver
    Donmuş baht ve talihin
    E kmişler buzdan kahraman
    Gün ışıdığında çıkmış gonca fidan
    Dermiş Sarıkamış doksan bin gelin
    Yürekleri sarmış tipi ve duman
    Oy, oy acısı ağır beyaz meleklerin
    Dağlar tutmuş yasını şehitlerin
    Unutulmaz kara yas Sarıkamış
    16.12.207 nuray ülker

    Cevap Yaz
  • Ömer Ekinci Micingirt
    Ömer Ekinci Micingirt 09.01.2008 - 13:47

    Yüreğine sağlık bizle paylaşan ve yazanın...Evet aynı hayalperestler bu günde aynı oyunu oynamaya devam ediyor malesef...Tarihden ders almayan külden kahramanlar... İzninle bir makalemi tekrar paylaşalım...


    Bir Başka Güfte Var Sarıkamış’ta

    Harekâtı´nın 93´nci yıldönümü nedeniyle Osmanlı-Rus Savaşı sırasındaki
    Kars-Sarıkamış ın'Allahüekber Dağları´nda Donarak Şehit Düşen 90
    Bin Askeri Anma Töreni'yapılıyor. Sarıkamış Harekâtı Türk tarihinin en dramatik
    Olaylarından biridir. Elbette kahraman bir milletin evladıyız fakat
    Bizim kahramanlıklarımız aynı zamanda zaferlerle birlikte acılarda yaşatmıştır. Yemen´de kavurucu sıcağından, Sarıkamış´ta dondurucu soğuğuna yazlık elbiseyle
    Çarıksız giden körpe fidanların hikâyesi yakar sinemizi. Bu bir efsanenin ayakta kalma ve yaşamak için son çırpınışıydı. Asırlarca içten içe altını oyan dış ve iç mihrakların, yıkılan bir devin çıkardığı feryadının adıdır, Yemen, Çanakkale, Sarıkamış... Sarıkamış denince içim burkulur her taraf çarıksız cesetlerle görünür gözüme, hüzün kaplar içimi. Binlerce ANADOLU evladı gömüldü karlara gecenin kör vaktinde mosmor bedenle. Tabi gömemedi onu Sarıkamış bağrına acısını dayanamayıp attı baharın kardelenlerine.
    Ah Sarıkamış Ah! ... Sarıkamış şehitlerin yurdu Sarıkamış acıların yurdu...

    Sarıkamış Şehitleri

    Gelinlik giyinmiş körpe kız gibi,
    Karlara serildi Sarıkamış’ta.
    Mevsimler ağlaştı gece buz gibi,
    Şafaklar gerildi Sarıkamış’ta.

    Mehmedim çarıksız Yemenden gelmiş,
    Pak beden mor oldu Sarıkamış’ta,
    Gök mavi yer beyaz, kefeni almış,
    Bir tufan görüldü Sarıkamış’ta.

    Hoşaftı menusu yağsız yemekler,
    Öğünler bir oldu Sarıkamış’ta,
    Ağlaştı mevcudat ve de melekler,
    Ak yaşlar nar oldu Sarıkamış’ta.

    Yıldızlar ağlaştı bulutlar indi,
    Defterler dürüldü Sarıkamış’ta,
    Namlular yırtıldı taşlar delindi,
    Bir tarih yarıldı Sarıkamış’ta.

    Cilvesidir lakin buda kaderin,
    Zor nizam kuruldu Sarıkamış’ta,
    Yaram çok ağırdır çıban çok derin,
    Silahsız vuruldu Sarıkamış’ta.

    Sarıkamış dinle tarih seslenir,
    Şehitler soruldu Sarıkamış’ta,
    Abide gerekli ruhlar süslenir,
    Emr-i Hak verildi Sarıkamış’ta.

    Bak Ömer rikkatle, bak perde perde,
    Bak Mehmet pir oldu Sarıkamış’ta,
    Şehitler ölmez Hay! Şehit her yerde,
    Cennete girildi Sarıkamış’ta.

    Ömer Ekinci Micingirt

    Bu harekâtın askeri açıdan, teknik açıdan vebalı büyük ama ona değinmeyeceğim. Yokluk içinde buradaki karlı dağları zemherinin kavurucu soğuğunda aşmaya çalışan, ayakkabısız, paltosuz Anadolu çocukları, hatalara kurban gitmiştir. Biz bu şehitlere borçluyuz. Onlar olmasaydı, belki de bu topraklarda Ruslar şimdi yaşıyor olacaktı. Sarıkamış, Türk Tarihinin ve savaşlarının en acı olanıdır. Bu acıyı fedakârlıkları, cesareti, ulvi davranışı en iyi şekilde idrak edip gençlerimize aktarmalıyız. Bu aslında yenilgi değil, kendini feda etmenin destanıdır… Diğeceğim o ki bugün Millet -Devlet abideleşmiş kahraman Mehmetçiğimizi, kendisine layık bir şekilde anma
    mecburiyetindeyiz. Bu bizim boynumuzun borcu. Sarıkamış Harekâtı´ndan aynı zamanda ders de
    çıkarmalıyız.Ve ölümsüz nağmelerle milletimizin hafızasına nakşolan bu
    facia ve kahramanlık, on binlerce vatan evladının buz tutmuş feryadı, dağlardan
    taşlardan yankılanan, kalanların ise ağıtlarına yanık türkülerine dönüşmüş ve milletine mal
    olmuştur. Tarihin bu acılı sayfası halkın hafızası olan türkülerle ve ağıtlarla kayda geçirilmiştir.

    Sarıkamış Harekâtı´nda Mehmetçik her zamanki cesaret ve kararlığıyla üzerine düşeni yerine getirmiş aldığı emirle yola koyulmuştur.
    Sorumluluğunun farkındadır. Lakin Balkan bozgunundan sonra ders almayan yetkililer yeni bir bozguna sebep olurlar. Mehmetçik yine de İstiklal Harbi´ni haber verir gibidir. Düşman karşısında iradesini kaybetmez, Fakat basireti kör olan ve sebep olanlara da bir türkü de,şunu (Biz Urusu alt ederdik, sebep oldu Enver Paşa) der.

    Sarıkamış'ta

    Bakışlar karakış göğe dikildi.
    Mevsimler ağlaştı Sarıkamış'ta
    Körpecik bedenler kara ekildi,
    Nur arşa ulaştı Sarıkamış'ta

    Sineler buz tutmuş, yatar ayazda,
    Bülbül figan eyler güller niyazda,
    Ağıt anlatamaz duyguda sazda,
    Hür vicdanlar kıştı Sarıkamış'ta.

    Kalanlar çıldırdı aman Allahım!
    Ürperdim irkildim sarstı günahım,
    Gözyaşım azığım, dua silahım,
    Plan suya düştü Sarıkamış'ta

    Demeyin kardelen yandı ciğerim,
    Hesaplar çok ağır yaram çok derin,
    Ağırdır dostlarım, ağır kederim,
    Melekler uçuştu Sarıkamış'ta.

    Düşündüm Yemeni ve üşüyorum,
    Karıştı karlara ben yaşıyorum,
    Bu vebal çok ağır, zor taşıyorum,
    Moskof bile şaştı Sarıkamış'ta.

    Uyan şehit uyan kar uykularda,
    Bölük bölük yatar canlar ard arda,
    Kokunu aradım akan karlarda,
    Bir mazi tutuştu Sarıkamış'ta.

    Tarih şahit bize ölümsüz millet,
    Şehitler ölmez ki benim ki hasret,
    Gül açtı gözyaşım tüllendi kasvet,
    Şehitler buluştu Sarıkamış'ta.

    Acım boğum boğum kısıldı sesim,
    Kader böyle imiş Ömer ne desin,
    Ülkemden toplandı hemen her kesim,
    Yatanlar gardaştı Sarıkamış'ta.

    Ömer Ekinci Micingirt

    Sarıkamış Mehmetçiğin her şart altında irade, cesaret ve disiplinden oluşan karakterini nasıl muhafaza ettiğini tarihe altın harflerle yazdığı bir semboldür.'
    Bu sembolü, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök´ün 'Sarıkamış askeri açıdan var olma azminin, direnen mücadelenin, inancın, fedakârlığın ve her şeyden önemlisi de, Türk
    halkı ve askerinin en zor şartlarda vatanı için neleri göze alabileceğinin abideleşmiş bir
    sembolüdür' diyen Orgeneral Özkök´ün, 'Sarıkamış yönetim biliminde hayal ile gerçek ve yönetilemeyen risk ile yönetilebilir riskin ne anlama geldiğini gösteren en çarpıcı örnektir' demiştir
    Sarıkamış Hareketi o dönemde gizlenmiştir hatanın sahipleri tarafından… Şehitleri gereken şekilde ilgi gösterilmemiş saklanmıştır. Millet kendi evladının acısını duyamamış ve anılamamıştır. Ancak son yıllarda bil hassa bu yıl tüm ülke genelinde çeşitli etkinliklerle anılmıştır

    Bir Sarıkamışlı olarak ve Sarıkamış faciasını yaşayan bir milletin evladı olarak
    Bundan ders çıkarıp o mübarek makama erişen şehitlerimize Allah’tan Rahmet diliyor tekrar bir şiirimle saygılar sunuyorum…

    Bir Başka Güfte Var Sarıkamış’ta

    bir beyaz güfte Sarıkamış’ta
    küskün bir eda ile sarar beni bir matem
    gözyaşlarım dökülür gaipten sesler gelir
    kör kağnılar gıcırdar ızdırap şarkısıyla
    tasalara bürünür gömülürüm sihirli ağıtlara…
    bambaşka yankılanır Sarıkamış, bambaşka.
    sonra ruhumu sarar efsunlu musikiler.
    geceye bir sessizlik yayılır siner çileli
    geceler uzanır da uzanır
    doksan bin şehit uzunluğunda…

    derken bir düşünce alır götürür beni
    Allahuekber dağlarına bulutlarla birlikte
    zaman durur, hayat durur, yaşlar donar
    ayazın kucağında
    karlara her dokunuşta
    yutkunur yutkunur boğulurum birkaç kez
    ayazın en kırak yerinde
    duygularım kâh coşar kâh emekler
    Sarıkamış ah Sarıkamış …
    şehitlerin mekânı hüzünlerin diyarı
    her tarafın ızdırap ızdırabın türküsü
    her tarafın bir destan bir destanın öyküsü

    kim bilir belki de Sarıkamış bir perde mi ne
    vuslata açılan tarihin son sayfasında,
    ruhum soluklanır duygularım dirilir
    karlar okşar baharın çehresiyle
    her Sarıkamış duyduğumda…

    ateşin donduğu ölümün gülümsediği
    ölümün hayat bulduğu yer Sarıkamış
    yanar kelimeler aşkla AllahuEkber dağlarında
    her bahar kardelenler açınca.

    köpürür şehit kokulu dereler kar sularıyla
    Hu deyip akar her mevsim baharın kucağında
    öt bülbül öt işte tam zamanı ötmenin
    gülde burada gülistanda
    her tarafım bembeyaz her tarafım yemyeşil
    gelin odası mı ne
    beyazın ikliminde şehitliğin her rengi

    konuş susmak yok yanık sevda bu
    susmak yok konuş sen konuş sarıçam sen
    şu Merzifonlu Mehmet
    bak buda Şırnaklı Hasan
    nasıl da yakışmışlar yan yana ve sırt sırta
    utansın Gabar dağı utansın şahadetsiz hortlaklar
    konuş Sarıkamış konuş söyle neden sessizlik
    bu ne dertli sessizlik sükûtta üşüyorum
    bu suskunluk nedendir hem sitemin kimedir...

    Ömer Ekinci Micingirt

    Cevap Yaz
  • Tülay Sustam
    Tülay Sustam 09.01.2008 - 11:31

    Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor!

    Şehitler tepesi boş değil,
    Biri var bekliyor.
    Ve bir göğüs, nefes almak için;
    Rüzgâr bekliyor.
    Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye;
    Yattığı toprak belli,
    Tuttuğu bayrak belli,
    Kim demiş meçhul asker diye?
    Destanını yapmış, kasideye kanmış.
    Bir el ki; ahretten uzanmış,
    Edeple gelip birer birer öpsün diye faniler!



    Öpelim temizse dudaklarımız,
    Fakat basmasın toprağa temiz değilse ayaklarımız.
    Rüzgârını kesmesin gövdeler
    Sesinden yüksek çıkmasın nutuklar, kasideler.
    Geri gitsin alkışlar geri,
    Geri gitsin ellerin yapma çiçekleri!
    Ona oğullardan, analardan dilekler yeter,
    Yazın sarı, kışın beyaz çiçekler yeter!
    Söyledi söyleyenler demin,
    Gel süngülü yiğit alkışlasınlar
    Şimdi sen söyle söz senin.
    Şehitler tepesi boş değil,
    Toprağını kahramanlar bekliyor!
    Ve bir bayrak dalgalanmak için;
    Rüzgâr bekliyor!
    Destanı öksüz,sükutu derin meçhul askerin;
    Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye
    Yattığı toprak belli,
    Tuttuğu bayrak belli,
    Kim demiş meçhul asker diye? ...

    Arif Nihat Asya

    Cevap Yaz
  • Sevim Aslanalp
    Sevim Aslanalp 08.01.2008 - 10:54

    hatırlayan yüreğinize sağlık...teşekkürler....

    Cevap Yaz
  • Hüseyin Gazi
    Hüseyin Gazi 07.01.2008 - 13:46

    Koca bir devlet 3-5 sene içinde nasıl batırılır, nasıl bitirilir işte dünyadaki ter örneği, İttihat-Terakki zihniyeti...

    SARIKAMIŞ; Buza kansız yazılan bir ağıttır.....

    Ömründe bırakın ordu idare etmeyi, bir bölüğü bile idare etmeyen Enver paşanın siyasi ayak oyunları ve darbe ile yönetime geçip paşa olması ve başkumandan vekili olarak zemheride hücum emri vererek, yazlık kıyafetleriyle sıfırın altında 40 derece soğukta 90.000 vatan evladının tek kurşun dahi sıkamadan donarak şehid olmasının başka türlü izahı var mıdır?

    Hayalperestliğin- sorumsuzluğun ve İttihat-Terakki zihniyetinin koca bir Devlet-i Aliyyeyi çok kısa bir zamanda ne hale getirdiği ve nice facialar yaşattığı tarihi belgelerde de milletin hafızalarında da kayıtlı. Unutmayacağız, unutturmayacağız.

    Kıymetli Ablacığım,
    Yüreğinize sağlık, gönülden teşekkürler.

    Saygılarımla.

    Cevap Yaz
  • Ekrem Yalbuz
    Ekrem Yalbuz 06.01.2008 - 17:14

    Gerçek bir tahlil ve tenkid yazısı.

    Olay bütün yönleriyle araştırılmış, gerçek hüküm verilmiştir.
    Artık birilerinin kalkıp da 'yok efendim şöyle olmuşmuş da böyle olacakmış da...' demeğe, olayı masum göstermeğe ve bizlere ninni dinletmeğe hakkı yoktur.

    Gerçek vatanperverlik; vatana hizmet etmektir. Ötesi maceraperestliktir.

    Şunu iyice anladım ki bu ülkede hangi yasakla karşılaşsam, o yasakların altında; yasakçıların saklanmak, gizlenmek istenen bir ihanetleri vardır. Şu son on-onbeş seneye kadar Sarıkamış harekâtını/ faciasını/ ihanetini konuşmak ve yazmak yasaktı. Ve yine memnuniyetle gördük ki hiçbir yasak ilânihaye sürmüyor. Er geç gerçekler gün yüzüne çıkıyor, yasakçıları yerin dibine batırarak taşları yerlerine oturtarak ve kuklaların maskelerini indirerek.

    İkinci bir husus; ne hikmetse şehitlerden bahsederken hep “zayiat” olarak bahsedildi. Şu kadar zayiat var, bu kadar zayiat var. Ah zavallılar ah! Anlayın artık ne olur. Onlar zayi olmadılar, onlar şehid oldular, onlar âbâd oldular. Zayi olan bizim basiretlerimiz oldu.

    Sarıkamış hadisesi ile dikkatimi çeken diğer bir mesele de şudur ki Almanların -40 derece sühunette dağlara sürdükleri Osmanlı askerine karşılık kendileri de 2. Dünya Harbinde Moskova’da, Petersburg’da -40 a esir düştüler, perişan oldular. Bazı tarihçiler diyor ki, Alman komutanlar askerlerine bir numara büyük ayakkabı giydirmiş olsalardı o savaşı kaybetmezlerdi.

    Ne büyüksün ey adl-i ilahi. Ne güçlüsün ey zalimlerin hasmı. Ne merhametlisin ey mazlumların muini. Ne sabırlısın ey Sabûr. Ey mühlet veren ve ey ihmal etmeyen. Sana hamd olsun. Ömür ver ki daha görmek istediğim şeyler var.

    Semerkand Dergisini bu ciddi yazısı için kutluyorum.

    Bu önemli yazıyı bizlerle paylaşarak hafızalarımızı uykudan uyandıran 'Kargülü' kardeşimize de teşekkür ediyor, nahif yüreğini saygıyla selâmlıyorum.

    Cevap Yaz
  • İrfan Yılmaz
    İrfan Yılmaz 05.01.2008 - 16:18

    Şahsi hırsları peşinde koşanların yönetim erkini eline geçirdiklerinde ulusuna ne tür acılar yaşatabileceklerini gösteren ibret destanı olmuş.

    Tarih ders alınması gereken acılar ile doludur. Ders almasını bilenlere...

    Gerçeklerin su yüzüne çıkması gerekiyordu. Kardeşimimin emeğine saygı duyuyorum. Vatanı için gencecik canını hiç düşünmeden feda edenlerin yeri ilelebet cennettir. Ruhları şad olsun.

    Gencecik, göğsü imanla çarpan vatan evlatlarını şahsi çıkar ve kör basireti uğruna toprağa gömüp üzerinden siyaset yapanları Rabbime havale ediyorum.

    Saatlerdir sayfada videoyu izliyor ve türküyü dinliyorum.

    Rabbim'im Mehmetlere cennet-i âlâ'dan köşk verdiğine kimsenin şüphesi yok.

    Sevgi ve saygılarımla kardeşim.

    Cevap Yaz
  • Ahmet Gençyılmaz
    Ahmet Gençyılmaz 05.01.2008 - 14:04

    Sarıkamış -Allahu Ekber dağlarında vermiş olduğumuz şehitlerimizi unutmak mümkün mü.Asla..Şehitlerimizin ruhu şad olsun.Onlar ve diğer şehitlerimizin hepsini dualarımızda anarız...

    Bazilarinin ihtirasi sadece kendilerini degil, milyonlarca vatan evladini ve tarihin gördügü en ihtisamli cihan devletlerinin birini yakabiliyor.
    Kaynak: Semerkand dergisi, 12/2000


    Cevap Yaz
  • Ünal Kar
    Ünal Kar 05.01.2008 - 13:04

    asla unutulmadılar....

    onlar yüreğimizde birer abide her zaman...

    saygıyla hüzünle ve dualarla andığımız...

    güzel bir paylaşımla bizlere tarihin en acı sayfasını tekrar yaşattınız...

    saygılar yüreğinize...

    selamlarımla kutlarım...

    Şehitlerimizin ruhları şad olsun....

    emanetçileriyiz....

    son nefesimize kadar....

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 10 tane yorum bulunmakta