Sarı Gölüm garip Hasan Dağında
Üç beş kuru Alıç kalmış bağında
Umutlar yok oldu toz toprağında
Yağmurla gölümü doldur Allahım
Terki diyar etmiş, gölün tüm kaz’ı
Damlaya muhtaçtır, çoğuyla azı
Sarnıçlar dolsunda, çalsınlar sazı
Senin rahmetin pek, boldur Allahım
Keklik suya bülbül, gül'e ağlıyor
Kalbim ruhum darda, kara bağlıyor
Bu göl her canlıya hayat sağlıyor
Dürülmüş yüzleri güldür Allahım
Mazide yağmurlu yeller eserdi
Kışlarda zemheri ayaz keserdi
İnsanlar doğayı yerlere serdi
Susuzluğu gölden kaldır Allahım
Sarı Gölün tozu, suyundan baskın
Kuraklık pek zalim, dişide keskin
İnsanlık seyreder, miskin mi miskin
Geçmişinden bir ders aldır Allahım
Sarıgöl solmuş suskun gecesi
Gözümde yaşlarla damla hecesi
Dilsizdir toprağı, taş bilmecesi
Çözüm nedir kul’a bildir Allahım
Kaya oyuğunda balıklar gezsin
Dalgalar sahile serpilip azsın
Şair şiirleri coşkuyla yazsın
Gönüle tercüman dildir Allahım
Su daki kıymeti, kadri bilmeli
Yaşayıp sevdikçe yüzler gülmeli
Matemi ve yası yağmur almalı
Vefasız demleri sildir Allahım
Ormanı ağacı anla ki dilsiz
Gözleri yaşlıdır duası elsiz
Yaprağı dökülmüş, bağban’ı gülsüz
Acımadan yakanı öldür Allahım
Şiirhan tazeler hep duasını
Göl içinde gümüş gün rüyasını
Sonlandır şu Sarı Gölün yasını
Bu gidişle sonu çöldür Allahım.
Kayıt Tarihi : 15.11.2024 16:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!