Sarı Saçlı ve Mavi Gözlü Bir Suret

Sarı saçlı ve mavi gözlü bir suret...
Deryada belirdi, deniz dalgalarının coştuğu ve
gökyüzünün selameti tonladığı bir günde,
19 Mayıs'ta, ardında millet, ardında koca
bir tarihin intibahı, şanı ve canı ile Samsun'da
belirdi
o suret...
Yurtta düşman var, yurtta bir garip perva.
Yorgun, yıpranmış ve yenik bir devlete
umar olacak yine o yorgun, yıpranmış
ve yenik devletti, kendisiydi.
Amerika mandası, İngiliz mandası
kimsede demiyordu: Yahu bu neyin mandası?
Kim kurtaracak memleketi, sona ermeyecek mi
bu memleketin cefası? Çok görmeyin kendinize
bağımsızlık kokan o sabahı! Fütuh ile şan ile
görkem ve şahika kokan bu tarih, yine çıkarır
vücudundan bir Fatihi.

Sarı saçlı ve mavi gözlü bir suret...
Çare millet olabilmek dedi, çare kurtuluş
Kara Fatma, Şerife Bacı yahut Şahin Bey..
Erkeği, kadını ve çocuğu...
Çare kurtuluş dedi: Çare bu vatan dedi
Ya kaybedilecekti, ya kazanılacak bu memleket.
Milli kalkınma yurdun vücuduna nüfus ettikçe
refaha kavuşan memleketin kaderinde yeni
bir destan, yeni bir kahramanlık ve yeni bir
zafer doğuyordu
Muhakkak ki Türk'ün yurdu viran olamazdı
Türk uyanmadıkça bu virana umar olamazdı

Sarı saçlı ve mavi gözlü bir suret...
Esarete itilmeye çalışılan
Boynuna zincir vurulmaya çalışılan
Canını, candan koparılmaya çalışılan
millete önder oldu, lider oldu ve başkumandan
oldu
Sarı saçlı ve mavi gözlü bir suret...
Memlekette kongreler oluyor,
Memlekette millet olunuyor
Zira
Her fert ruhunda ve vücudunda yaşayan
o kanı, yurda pompalıyordu

Gel zaman
git zaman
Kongreler ol zaman
Kongreler bit zaman
Savaşlar, kurtuluş savaşları
erkeğiyle, kadınıyla
bağımsızlık ve hürriyet
özgürlük ve egemenlik
savaş zaman
kazan zaman...

Kurtuluş savaşı destanıyla dünya tanıdı
ya bir daha Türk'ü
tanıdı ya Atatürk'ü
Bir bozkurdu,
Sarışın ve mavi gözlü bir bozkurdu
İşte anladı o zaman:
Türk'ün tarihinde fütuh yatar
Türk'ün yurdu şehit kanı kokar
Bir avuç toprak için nice canlar yanar
Türk'ün mucizesi yoktur
Türk'ün imanı vardır...