Hatıralar dehlizinde sıkışmış bir ruh,
Yanıyor çırağanda.
Ayaklarım sendeliyor.
Gönlüm yalpalıyor.
İçmişim hasret şerbetini.
Geçiyorum sarı lalelerin arasından,
Anlamsız bakışlar yine çehremde.
Sonra bir tanıdık çıkıveriyor sağ taraftan,
Bir kahkaha tufanı...
Ardından sol yanımdan sen çıkageliyorsun
Seninde elinde sarı çiçekler...
Lebin kenarında kurumuş sarı çiçekler!..
Eskimiş kartpostalda,
Yâkinen tanışan iki yabancı...
Kayıt Tarihi : 27.10.2023 16:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
**Sarı çiçekler Osmanlı'da evde hasta varsa kapının önüne konurmuş ki dışarıdaki insanlar ses yapmasın. Yani hastalığı ve ölümü simgelermiş. Sarı lale ise "umutsuz aşk" anlamında kullanılır.**1) hatıralar dehlizinde sıkışmış bir ruh/ yanıyor çırağanda derken Çırağan bir saraydır yani şatafatı temsil eder ve verilmek istenen mesaj bedenim şatafatlar içinde olsa da ruhum bedbaht, acı çekiyor hatıraların arasında demek istenmiş. 2) Sonra bir tanıdık çıkıveriyor sağ taraftan derken mutlu oluyor. Çünkü "sağ" iyiye işarettir. Ve ekliyor" bir kahkaha tufanı" burada her şeyin yolunda gittiğini ve çok mutlu olduğunu anlatıyor. "Ardından sol yanımdan sen çıkageliyorsun" sol taraf ise kötüye, hüzne ve acıya işarettir. 3)"Seninde elinde sarı çiçekler" diyor. Yani ölümü çağrıştırıyor. Ben çok mutluydum ama sen geldikten sonra benim ruhum öldü, acılar içinde demek istiyor. 4) " lebin kenarında kurumuş sarı çiçekler" (leb dudak demektir) burada denmek istenen olgu ise: gülmek istiyorum çünkü karşımda sen varsın ama dudağım kıvrılmıyor yukarı, sarı çiçekler engel oluyor. Yani seni gördüm tam gülücem ama o hüzün gülmeme engel oluyor demek istiyor. evet görebiliyorum ama dokunamıyorum benim değilsin o zaman tebessümün de bir manası yok bu saatten sonra demek istiyor.
Yanıyor çırağanda.
Ayaklarım sendeliyor.
Gönlüm yalpalıyor.
İçmişim hasret şerbetini.
Şiirinizi
beğeni ile okudum
dilinize sağlık
TÜM YORUMLAR (1)