Sarı Lale Şiiri - Osman Murtaza Gökdal

Osman Murtaza Gökdal
32

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Sarı Lale

Ölüm bir ihtimal mi?
Yoksa gerçeğin ta kendisi mi?
Taş düşünce durgun suya
Fikirler yayılır halka halka…
Ve bir göktaşı düştüğünde
Şehrin tam ortasına,
Bir son mu olur bu,
Yoksa yeni bir başlangıç mı?
Su yatağında akarken,
Sınırları belirli bir yolda
Ve zaman ilerlerken,
Ve mekan genişlerken…
Yeni bir sürgün filizlendi,
Her şey oldu alt-üst
Ve sarsıldı düzen kökünden değişti.
Yeni bir sayfaydı bu,
Demirden ve buhardan
Bir medeniyet kuruldu.
Ve sonra insanın sesi duyuldu;
“Ben varım ben,
Yalnız ben ve evren…”
Bir başkaldırıydı bu,
Bir küstahlık.
Bir paradigma ve yep yeni bir düzen,
Kendisi dahil yaşayan herkesi üzen.

İnsan artık efendi,
İnsandan gayri başka kim vardı ki?
İnsan insanın kurdudur
Birkaç maceraperestle yeni bir dünya kurulur.
Uçsuz bucaksız sahalar,
Ve bakir tepeler ve dağlar,
Yeşil ve mavi tertemiz alanlar…
Ve masum kirlenmemiş zihinler,
Ve dünyayı kirletmemiş nesiller.
Hepsi yok edildi,
Hepsi çiğnendi.
Bu bir tam tam sesiydi…
Beyazdandı rengi.
Bu tam bir yok edişti,
Vicdanlar ve insanlık yok edildi.

Her taraf toz ve duman
Her taraf demirden bir umman.
Gece çökmüş, gökyüzü kapkara
Hayaller bile renksiz ve kara
Nefes alamaz olmuş Zümrüdü Anka.
Bu ne talih, ne kara baht,
İnsan ilan etmiş dünya krallığını
Oturmuş duruyor alev üstünde
Altında buzdan bir taht…
Akıntıya karşı bir mücadele bu
Zafere ulaşacak mı acaba somon?
Vakit çok geç yama tutar mı artık hiç ozon?
Kime miras bu dünya,
Varmaya çalıştığın nere?
Gerçek mi? Yoksa hayal mi?
Belki de bu bir rüya.

Alnından ter akar,
Ve kutsaldır emek, ekmek kadar.
İs olmuş yüzün,
Alnın ve ellerin kara.
Karabatak suda saplanmış yağa.
Vicdanlarda bir büyük yara.
Bir medeniyetin rengidir bu;
Bir zihniyetin dışa vurumu;
Siyah…
Nerde hata yaptı insanoğlu
Nerde ah…
Nerde yanlış yaptı
Eyvah…
Artık gökyüzünün rengidir siyah.

Oysaki,
Siyahtan önceydi mavi.
Gök mavi,
Deniz mavi,
Mavi asilliğin rengi,
Temizlik,mutluluk ve özgürlüktür,
Yerkürenin rengi mavi…
Mavi huzur ve neşe,
Mavi göğe erişirdi yeşil meşe.
Bu bir nizam,
Bu bir insicam.
Ahenk bu,
Bu sulh ve barış.
Mavidir rengi,
Şefkat ve merhamettir mihengi,
Baştan başa ve karış karış.
Kutlu bir medeniyettir bu
Zaman ve tarih şahidi,
Ve dahi,
Hinti ve Çini…
İlmek ilmek örülür ateşlerde
Hakikat gizlidir renginde.
Aşk ve sanat;
Mavidir çini.
Mavi ve yeşil;
Özgürlük ve huzur.
Bir çağın rengidir Turkuaz,
Mavidir Ege,Marmara ve Akdeniz.
Haliçtir altın boynuz.
Boğaziçi mavi,
Mavi renklidir estetik ve sanat;
İşte orada Sultanahmet.

Peki nedir hakikat?
Nedir bunca olup biten?
Neyin nesi?
Çağlara yön verdi,
Hem Yenisey hem de Yesi.
Yeni bir ufuktu bu,yeni bir bakış,
Gönüllerden çağlayan bir akış.
Yürekten gelen,
Ve her şeyle barışık.
Her şey zihinlerde başlar ve biter,
Ve her şey dimağlarda tamamlanır.
İşte oradan yükseldi bu seda,
Hakiki medeniyettir bu nida
İşte oradan,
Buharadan.

Bugün bir kemal noktası,
İnsandır hakikatın aynası.
Bugün bir yaz mevsimi,
Yaz sıcak ve güneş…
Güneş sarı,
Gün sarı,
Altın sarı,
Ekin sarı,
Emek sarı,
Ekmek sarı,
Harman sarı,
İnsanı olgunlaştırır aşkın harı.
Yaradan yaratmış narı,
Rengi kıpkırmızı alevli,
Ve de sarı.
Bu bir mesaj belki de?
Gün gibi ol,
Güneş gibi ol.
Sabır, şefkat,sıcaklık ve samimiyet,
Ey insan daima tevekkül et.
Ve altın gibi değerli ol,
Sanat ve aşk ile varırsın bu kutlu bir yol.
Ateş sarı, ateş sıcak.
Yaz sarı ve yaz sıcak.
Bu bir güneş tutulması,
Fikirler puslu,fikirler flu,
Zihinlerde bir hale,
Merhamet,aşk ve sanat ile kurulacak
Tevhit ve medeniyet,
Filizlenerek ışıtacak dünyayı
Bir Sarı Lale…

Osman Murtaza Gökdal
Kayıt Tarihi : 24.5.2013 16:16:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Osman Murtaza Gökdal