Sardunyalar anne; masum bir yüzün ölü gözlerinde
İçi kan tutmuş apselerimizden merhamet istiyor.
Ya mezarlar gibi sonsuzluğa veda ettiğimiz
o inandığımız umudun çıplaklığından!
Ondan, ne istiyor? Yapraklar acıtıyor anne
Kefaretsiz beklentilerin acı toprakların da
İssızlık içinde kökler ne çok içime benziyor.
Bir dip ki dipsiz, bir israf mı bu?
Bu acının gözlerin de çoğalmış zerler
Bu korkunç orduların geçtiği kapıdan
Uğulduyor anne! Tuhaf bir şey var
Lanet bir karanlık gibi artık sardunyalar konuşmuyor anne.
Konuşmuyor..!
Aptal insanların salak yüzlerinden
Meczup kalplerinden
Bok akan ağızlarından
İblisçe den, nağmusuzcadan
Gizli ve saklıdan başka
Hiç bir şey yok, hiç ama hiç!
Biz her şeyi küstürdük anne.
Suyu hayattan gözü bakıştan
Kalbi Allahtan aklı mantıktan
kopardık anne.
Darwin haklıydı
İnsan olma gayreti hiç olmamış
Hayvanlığın yarışında duyulan meşk
Aşk ile süren bu kuyruk kavgaları
Bu yüreğe kisvelenmiş mantıksal kaza
Deneysel hatanın son morfozuydu.
Maymundan dönebilir biraz zorlasa
Biraz zorlasa ilk dilsiz gorilde olabilir!
Hayvanlar konuşabilir her lisanı
Ama sardunyalar ölüyor anne!
Hayalleri ölen bu dünyada insanlığın büyüsü kalmamış.
Vakitte kalmamış, kalmamış anne.
Kayıt Tarihi : 23.10.2016 15:56:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!