Sizin teniniz ne sıcaktır
Bir evsizin derisini yüzersek belki anlatabilir
Ter kokunuz ne kadar affedilir
Elleriniz kestiğiniz tırnak ne kadar sahiplidir
Çıplaklığınız basit arzunuz
Bir bayram arifesinde gümüş kasede
Parça pinçik edilebilir
Ve ustaca kapıyı çalan çocuklara verilebilir
Kapıyı ustaca çalan arzusuz çocuklar
Arkadaş edindiler sizi.
Cüce yıldız gezegeninde
Bir orman laf arasında geçince
Sizin yersiz yurtsuzluğunuzun yanında
Sarapaj bitkisinin boyu aşan mor çiçeğini
Düşündük iki kafadar
İçimizi ezen dansı, asla dans edemeyişimizi
akşamın eziyet sakinliğini
Bir yerlerde bir şairi vurmayı
Kelimelerini boğazına tıkmayı düşündük.
-Ki seni daha çok sevecektik böylece
nemli otlar ıslak yapraklar ve bulut
Sarapaj bitkisinin mor çiçeğindeki beyaz benekler
Gizli geçitim, uzayımdı ve birden bire uyandığım çocukluk
Ormanın sihri, bahsi, laf arasında geçen hatıra
Teniniz ve sıcaklığınız benden ne kadar uzaksa
Isırdığım mor çiçek ağzımda
o kadar çok kanar
Akan kan en yakın dostumundur
Bana uyumu anlattı içini ezen dansı
Tarafımdan vurulmadan önce
Yıldızımıza üzüldük birlikte
2
gizli ayak üstü sohbetlerde
bir takım şaraplar dönüyor
bazı kırmızılardan söz ediliyor
ve şimdi çok ötede duran bir kadının
loşluğunu gezdiriyorum yanımda
bizi barınaklardan sahiplenin
cüce yıldız gezegeninde uzun öyküler yazılmaz
kalın bir kitap var sadece
barınaklarda yaşayan bizlerle ilgili
sabaha karşı üstümüz
kendiliğinden örtülmez
günler sıcak ve telaşlı
günler suskun ve kırmızısız
günler ılık ve omzu mor
günler sakıncalı bitkilerin gölgesinde nefes nefese
günler dizlerinin tutmadığı ve mutfağı bulmak zor
olmak üzere beşe ayrılır
hepsinde bir kuş gelir dolanır göğüs kafesine
sabaha kadar tüy ayıklarsın
20.06
Selcan AdalıKayıt Tarihi : 6.8.2020 15:03:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!