Uyandır gafletten gönlün,
Her nefes şarâb içtikçe.
Kırsın putlarını gönlün,
Her nefes şarâb içtikçe.
Şarâb'ın zevki pek hoştur,
Şarâb içmeyenler boştur,
İçtikçe rûhunu coştur,
Her nefes şarâb içtikçe.
Her kişi şarâb içemez,
Tadını aslâ bilemez,
Şarâb içen derviş ölmez,
Her nefes şarâb içtikçe.
Şarâb içenler uyanır,
Hakk ile Hakk'a yol alır,
Tevhîd ile oyalanır,
Her nefes şarâb içtikçe.
Şarâb ile uyan kardaş,
İç şarâbı Hakk'a ulaş,
Nefs'inle edersin savaş,
Her nefes şarâb içtikçe.
Şarâb içen meyhânede,
Kavuşur cân Muhammed'e,
Bir daha düşmez gaflete,
Her nefes şarâb içtikçe.
Ehl-i şarâbdır bu "Yahyâ,"
Şarâb'ımla vardım Hû'ya,
Hayy'dan geldim erdim Hû'ya,
Her nefes şarâb içtikçe.
Yahyâ Sâlih Altındağ (Fakîrullâhmelâmî.)
İstanbul.
10/03/2016/Perşembe.
Gaflet: Dikkatsizlik, endişesizlik, vurdumduymazlık.
Nefes: Soluk alıp verme.
Şarâb: İçilecek şey, içki.
Put: Allâh'dan başka tapılan her şey.
Pek: Alışılmış olandan çok.
Ruh: Can. Nefes, canlılık.
Her kişi: Bütün insanlar.
Tad: Bir şeyden alınan lezzet, zevk.
Aslâ: Hiç bir zaman.
Derviş: Mânevîyatla gönlü zengin olan fakir.
Hakk: Doğru. Gerçek.
Tevhîd: Birleme. Allâh'dan başka ilâh olmadığına inanma.
Oyalanır: vakit geçirir.
Nefs: Can, kişi, öz varlık. Bir şeyin zâtı olan, kendisi.
Meyhâne: İçki satılan ve içilen yer.
Can: Yaşayış, diri de olan kudret, kuvvet.
Muhammed: Tekrâr tekrâr övülmüş. Peygamberimizin bir adı.
Ehl-i şarâb: İçki'ye yabacı olmayan, şarap mübtelâsı.
Yahya: İbrânîce'de (Tanrı Lütûfkârdır) Anlamında söz.
Ermek: Erişmek, kavuşmak.
Hayy: Diri, canlı, sağ.
Hû: "O" mânâsında zamir eki.
Kayıt Tarihi : 23.7.2017 04:13:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!