Duvarları öptüğümü sanma elkızı, ellerkızı,
Taştan taşa vurarak akan suları öptüğümü sanma,
Körpe fidanları, körpe yaprakları,
Taşları, toprağı,
Kapıları, pencereleri, kendi ellerimi,
Öptüğümü sanma her gördüğüm şeyi.
Ben güneşi öpüyorum, seni öpüyorum,
Çünkü o güneş seni görmeden bana gelmeyen güneş,
Güneş gibi ortada nasıl olup da bildiğim;
Saçlarının rengi onda, kokusu onda,
O vurunca tarlada boy atan başaklara dçnerdi saçların,
Tenin abıhayat kokardı,
Sedefe dönerdi tırnakların ve yüzün fildişiye,
Güneşten başka senden ne kaldı ki
Geriye.
İplere çekilmişliğe benziyor sensizliğim,
Çarmıhlara gerilmişliğe benziyor,
Boşuna değil iğneli fıçılarda sabahladığım,
Boşuna değil her parçamın bir çarkın dişinde kaldığı,
Deli Dumrul ‘lar gibi Azrail ‘le boğuştuğum,
Geceleri zorladığım sabahlara kadar,
Güneşleri çektiğim karanlık kuyulardan,
Denizleri çalkalayıp ağarttığım boşuna değil,
İstersen bilme,
İstersen
Bil.
(ELKIZI ELLERKIZI isimli Serbest Şiirler 'inden >67-68/100)
İsmet BarlıoğluKayıt Tarihi : 25.3.2005 11:13:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Çarmıhlara gerilmişliğe benziyor,
Boşuna değil iğneli fıçılarda sabahladığım,
tebrikler yine güzeldi
TÜM YORUMLAR (1)