Sırtına acılarını kazımış bir kentin görüntüsüydü sarıp sarmalayan beni, tenime geçirilen sokakların can yakan tırnaklarıydı, öyle usulsüz gitmeleri yaralamazdı beni şehrin, kalanların bitmek tükenmek bilmeyen acımasızlığıydı böylesi hüzneboğan beni.
Bakma beyazlar giyip düştüğüme yollara, kan kırmızısı sancılarım var tenimden yüreğime işleyen. Ölesiye gitmeleri doğurunca yaradan, kalanların hüzünleriyle beslemeyi öğrendim kır çiçeklerini.
Şehirler alıp götürür beni kendi grileşen renksizliğine, sokak çeşmelerinin kuruyan yalnızlığına terk ederdim saçlarımın çiğden ıslanmış hallerini.
Islak bir sancıyı salıverdim örtündüğüm örtüden içeri. Şimdi geceye sesleniyorum yıldızları duymak istercesine.
Her zaman yanımızda olacak kadının
her yerde yanında olmaya ant içtiğimiz
üç ayaklı dünya adaletiydi sevdamız;
sen,
ben,
gölgen-gölgem..
Devamını Oku
her yerde yanında olmaya ant içtiğimiz
üç ayaklı dünya adaletiydi sevdamız;
sen,
ben,
gölgen-gölgem..
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta