Sırtına acılarını kazımış bir kentin görüntüsüydü sarıp sarmalayan beni, tenime geçirilen sokakların can yakan tırnaklarıydı, öyle usulsüz gitmeleri yaralamazdı beni şehrin, kalanların bitmek tükenmek bilmeyen acımasızlığıydı böylesi hüzneboğan beni.
Bakma beyazlar giyip düştüğüme yollara, kan kırmızısı sancılarım var tenimden yüreğime işleyen. Ölesiye gitmeleri doğurunca yaradan, kalanların hüzünleriyle beslemeyi öğrendim kır çiçeklerini.
Şehirler alıp götürür beni kendi grileşen renksizliğine, sokak çeşmelerinin kuruyan yalnızlığına terk ederdim saçlarımın çiğden ıslanmış hallerini.
Islak bir sancıyı salıverdim örtündüğüm örtüden içeri. Şimdi geceye sesleniyorum yıldızları duymak istercesine.
Haliç'te bir vapuru vurdular dört kişi
Demirlemişti eli kolu bağlıydı ağlıyordu
Dört bıçak çekip vurdular dört kişi
Yemyeşil bir ay gökte dağılıyordu
Deli cafer ismail tayfur ve şaşı
Devamını Oku
Demirlemişti eli kolu bağlıydı ağlıyordu
Dört bıçak çekip vurdular dört kişi
Yemyeşil bir ay gökte dağılıyordu
Deli cafer ismail tayfur ve şaşı
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta