Sana't Şiiri - Urungu Şad

Urungu Şad
162

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Sana't

Hiç bitiremeyeceğin şiirin şimdi ne hâlde… biliyor musun?
Kâfiyeli bıraktığın şimdi dağınık yâr!
En güzel dünlerin önüne koyduğun virgüllerin yerinde noktalar esiyor artık…
Anlamlı dizelerin oldu bir bir anlamsız…
Alımlı kelime oyunların, parçalarından bir ya da birkaçı ya da çokçası kayıp yapboz’a dönük…
Hayat karanlığına inat ışık saçan cümlelerin ise sönük mü sönük…
Kafamı kaldırıp bir üst dizeye bakmak istediğimde kahroluyorum görerek aradaki uçurumları…
Kendi kokunu verdiği harfler leş kokuyorlar, beni!
O hâlde olsam dâhi seviyorum hep seni…
Mamafih,
Eskiden olsa, sevdiği renkteki bir balona ya da masum iştahını kabartan elmalı şekere koşan çocuk misâli bana yaklaşıp haber veren nesneler, “çıt bile çıkarmayan” kabuğuna sahip kaplumbağadan öznelere dönüştüler. Yüklem ise adı üstünde, felaket!
Neye niyet, neye kısmet…
Sen, kalem-i gözlerinle gönlün sayfasına işlemiştin beni şiir olarak, hem de harikulâde kelimesinin gizli öznesi gülüşünle beraber…
O sen, çoktandır şiirinden bi-haber…
… ve beni, sanat için dâhi olsa soyunmayacak olan beni “Ayrılık San’at’ı” için soydun aslını hünerli sanan hırsız yârim!
Kendini, kendinden çaldın yârim…
Orçun, eksik bir şiir,
Ruhum, bazı geceler parçasını kaybeden ay misâli…
Gözlerim, o hilâle ağlıyor
Ve ben, yaşlarımın düştüğü yerde öylece,
Öylece kaldım yârim…

Urungu Şad
Kayıt Tarihi : 25.1.2008 21:04:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


19.17 17.09.2007

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Urungu Şad