Sana sesleniyorum ey sevgili
Senki şu önünü görmekten aciz gözlerimde tüttün, nemlendin, iki damla buhar oldun
Karıştın efkar dolu sigaramın dumanına, göklere yükseldin, gri mavi bulutlarla buluştun
Sensizliğin daracık gırdabında içim hasretinin ateşiyle yanıp tutuşurken cayır cayır
Yokluğunla körükleyip durdun kalbimi, yakıp kül etmeye şartlanmış cehennem ateşinle yaktın
Sonra bir sonbahar günü iki damla yağmur oldun, yağdın üstüme, yine sen söndürdün o ateşi
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla